ÖZET DİNİ BİLGİLER
İTİKAT
— Kimin kulusun? Allah’ın kuluyum.
— Kimin ümmetisin? Hz. Muhammed’in ümmetiyim.
— Kimin milletindensin? Hz. İbrahim’in milletindenim.
— Kimin zürriyetindensin? Hz. Adem’in zürriyetindenim.
— Dinin ne? İslâm.
— Kitabın ne? Kur’an.
— Kıblen neresi? Kâbe.
— Kâbe nerede? Mekke’de.
— Müslüman mısın? Elhamdülillah müslümanım.
— Ne zamandan beri müslümansın? Kâlû belâ’dan beri müslümanım.
— Kâlû belâ ne demektir? Ahd-i Mîsak demektir.
— Ahd-i Misak ne demektir? “Elestü bi Rabbiküm” hitabının cevabı demektir. (Yani, Cenab-ı Hak ruhları yarattığında “Elestü bi Rabbiküm” (Ey ruhlar! Ben sizin Rabbiniz değil miyim) diye sormuş. Ruhlar da hep beraber “Belâ” (Evet Yâ Rabbi! Sen bizim Rabbimizsin) demişler, işte ben o zamandan beri müslümanım ve her doğan çocuk müslüman olarak doğar.
Amelde Hak Olan Mezhepleri Sayınız?
1- Hanefi. 2- Hanbeli. 3- Şafii. 4- Mâliki.
Bizim Amelde Mezhebimiz Hangisidir?
Hanefi mezhebidir. Kurucusu İmam-ı Âzam Ebû Hanife’dir. Hicrî 80 yılında Kûfe’de doğdu. Hicrî 150 yılında Bağdat’ta vefat etmiştir. Esas adı Nûman, babasının adı Sâbit, annesinin adı Abîdetü’l-Ezher, talebelerinin adı İmam-ı Muhammed ve Ebû Yusuf’tur. Meşhur eserinin adı “Fıkhu’l-Ekber” dir. Tabîinden’dir. Hocasının adı Hammad’dır. Ellibeş defa hac yapmıştır. Kırk sene yatsı abdestiyle sabah namazı kılmıştır. Son haccında Kâbe’nin içerisinde iki rekat namaz kılarak Kur’an-ı Kerimi baştan sonra hatmetmiştir.
İtikatta Hak Olan Mezhepleri Sayınız?
1- Selefiyye. 2- Eş’ariyye. 3- Mâturidiyye.
Bizim İtikatta Mezhebimiz Hangisidir?
Mâturîdi mezhebidir. Yani, ehl-i sünnet ve’l-cemaat’tır. Ehl-i Sünnet ve’l-Cemaat ise: Peygamberimizin sünnetini takip eden topluluk demektir.
— Mâturîdi Mezhebinin kurucusu kimdir?
— İmam-ı Muhammed Mansûri Mâturîdi’dir.
Müslüman Olmak İsteyen Bir Kimse Ne Yapar?
Kelime-i Tevhîd veya Kelime-i Şehadet getirir.
— Kelime-i Tevhidi getir ve manasını söyle?
— “Lâ ilahe illallah, Muhammedün Rasûlüllah.” (Allah’tan başka ilah yoktur, Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.) onun Rasûlü’dür.)
— Kelime-i Şehâdeti getir ve manasını söyle?
— “Eşhedü ellâ ilâhe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve Rasûlühü.” (Ben şehadet ederim ki, Allah’tan ilah yoktur. Ben yine şehadet ederim ki, Hz. Muhammed Mustada (s.a.v.) onun kulu ve Rasûlü’dür.)
— Eûzü besmele çekerek manalarını söyleyiniz?
— “Eûzü billâhimineşşeytânirracim.” (Kovulan şeytanın şerrinden Allah (c.c.)’a sığınırım.)
— “Bismillâhirrahmânirrahim.” (Rahman ve Rahîm olan Allah’ın adıyla.)
RAHMAN : Dünya’da bütün mahlûkata acıyıp rızık veren demektir.
RAHİM : Ahirette yalnız mü’minlere acıyıp merhamet edendir.
Dinin Tarifini Yapınız?
DİN: Akıl sahibi insanları kendi istek ve arzularıyla iyiliğe ve saadete götüren ilahi bir kanundur.
— Kaç çeşit din vardır?
— Üç çeşit din vardır.
1- Hak Dinler. 2- Batıl Dinler. 3- Muharref Dinler.
HAK DİNLER: Peygamberler tarafından insanlara bildirilen, günümüze kadar aslı bozulmadan gelen ve kıyâmete kadar da aslı bozulmayacak olan dinlere Hak Dinler denir. Örnek olarak İslâm dinini verebiliriz.
BATIL DİNLER: İnsanların kafalarından uydurdukları dinlere Batıl Dinler denir. Güneş’e, Ay’a ve ineğe tapanları buna örnek olarak verebiliriz.
MUHARREF DİNLER: Peygamberler tarafından tebliğ edildikten sonra daha sonradan aslı bozulan dinlere Muharref Dinler denir. Hıristiyanlığı ve Yahûdiliği buna örnek verebiliriz.
Dinler Arasında İslâm’ın Yeri Nedir?
İlk insan ve ilk peygamber Hz. Âdem’den, peygamberimize kadar gelip geçen bütün peygamberler “Tevhîd” inancını anlatmışlardır. Bu hükümler zamanla bozularak asılları kaybolmuştur. Aslı bozulmayan tek din ise İslâm Dini’dir. Bugün yeryüzünde gerçek din İslâm’dır. Batıl dinlerin Allah katında hiçbir değeri yoktur.
İslâm Dininin Gayesi Nedir?
İnsanları dünyada ve ahirette saadet ve selâmete götürmektir.
İslâm Dinin Özelliklerini Sayınız?
1- İslâm dini son dindir.
2- İslâm dini evrenseldir.
3- İslâm dini daha önceki kitap ve peygamberleri tasdik eder.
4- İslâm dini daha önceki dinlerin hükümlerin ortadan kaldırır.
İslâm’ı Evrensel Yapan Özellikleri Sayınız?
1- İslâm dini son dindir.
2- İslâm akıl ve ilim dinidir.
3- İslâm hem dünya hem ahiret dinidir.
4- İslâm kolaylık dinidir.
5- İslâm’da aşırılık yoktur.
6- İslâm barış ve sevgi dinidir.
İmanı Tarif Ediniz?
İMAN: Dil ile ikrar, kalp ile tasdiktir.
İman Kaça Ayrılır, Sayınız?
İman üçe ayrılır.
1- İcmâli İman. 2- Tafsili İman. 3- Tahkîki İman.
İCMÂLİ İMAN : İman esaslarına kısaca ve topdan imandır.
TAFSİLİ İMAN : İman esaslarının detaylarına vararak yapılan imandır.
TAHKİKİ İMAN : Hakiki iman. Yâni şehadet mertebesindeki imandır. Hz. Zeyd ve Hz. Hubeyb’in imanları gibi.
İnanç Yönünden İnsanlar Kaça Ayrılır?
İnanç yönünden insanlar dört’e ayrılır.
1- Mü’min. 2- Kâfir. 3- Müşrik. 4- Münafık.
MÜ’MİN : İslam dinine inananlara mü’min denir.
KAFİR : İslâm dinine inanmayanlara kafir denir.
MÜŞRİK : Allah’a şirk (ortak) koşanlara müşrik denir.
MÜNÂFIK: İslâm dinine içinden inanmadığı halde dışından inanıyormuş gibi görünenlere münâfık denir. Münâfıklığın alameti üçtür: Konuştuğu zaman yalan söyler, vadettiğinde sözünde durmaz, emanete ihanet eder.
Bu dört sınıf insandan en tehlikelisi münâfıklardır.
İmanın Sahih Olmasının Şartlarını Sayınız?
1- İman Ye’s halinde olmamalıdır. (Firavun’un ölürken ki imanı gibi.)
2- Kişi küfre götüren sözleri ağzına almamalı.
3- Dini hükümlerin hepsinin güzel olduğunu kabul etmeli. Hiçbirinin ifasında kibir ve inat etmemelidir.
İmanın şartı altıdır ve amentü cümlesinde toplanmıştır.
Amentü : Ben iman ettim.
Billâhi : Allah’a.
Ve Melâiketihi : Onun Meleklerine.
Ve Kütübihi : Onun Kitaplarına.
Ve Rusulihi : Onun Rasullerine.
Ve’l-Yevmil ahiri : Ahiret gününe.
Ve bi’l-Kaderi hayrihi ve şerrihi minallahi Teâlâ : Kadere hayır ve şerrin Allah’tan geldiğine.
Ve’l-Ba’sü ba’de’l-mevt : Öldükten sonra tekrar dirilmeye iman ettim.
Hakkun : Bu altı esasın hepsi haktır.
Eşhedü ellâ ilahe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve Rasûlühü : Ben şehadet ederim ki, Allah’tan başka ilah yoktur. Ben yine şehadet ederim ki, Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.) O’nun kulu ve Rasûlüdür.
ALLAH’A İMAN
İnsanın ilk görevi nedir?
Allah’ın varlığına ve birliğine inanmaktır.
Müslüman Allah’a nasıl inanır?
Onu görüyormuş gibi inanır. Böyle bir imana İHSAN denir.
Allah’ın sıfatlarını sayınız?
Allah’ın ondört sıfatı vardır: Altısı sıfat-ı zâtiye, sekizi sıfat-ı subûtiye.
Sıfat-ı Zâtiye’yi Sayınız?
Vücut, Kıdem, Bekâ, Vahdaniyet, Muhalefetün li’l-Havadis, Kıyam bi nefsihi.
Vücut : Var olmak.
Kıdem : Varlığının önü yoktur.
Beka : Varlığının sonu yoktur.
Vahdaniyet : Birdir.
Muhalefetün li’l-Havadis : Sonradan olan hiçbirşeye benzemez.
Kıyam bi Nefsihi : Varlığı kendisindendir, hiçbirşeye muhtaç değildir.
Sıfat-ı Sûbutiyye’yi Sayınız?
Hayat, İlim, Semi’, Basar, İrade, Kudret, Kelam, Tekvin.
Hayat : Diridir.
İlim : Bilmek.
Semi’ : İşitmet.
Basar : Görmek.
İrade : Dilemek.
Kudret : Gücü yetmek.
Kelam : Söylemek.
Tekvin : Yaratmak.
MELEKLERE İMAN
Melekler nurdan yaratılmıştır. Yemezler, içmezler. Gaybı bilmezler. Erkek ve dişilikleri yoktur. Devamlı Allah’ı zikirle meşkuldürler.
Melekleri Niçin Göremiyoruz?
Onlar nurdan yaratıldıkları için göremiyoruz.
Dört Büyük Meleği Sayınız?
Cebrâil, Mikâil, İsrâfil, Azrâil.
Cebrâil : Vahiy meleğidir.
Mîkâil : Tabiat olayları ile görevlidir.
İsrâfil : Sur üfürmekle görevli melektir.
Azrâil : Can almakla görevli olan melektir.
Diğer Bazı Melekleri Sayınız?
Kiramen Kâtibin, Münker ve Nekir, Rıdvan, Mâlik.
Kirâmen Kâtibin : Yazıcı meleklerdir. Günah ve sevapları yazarlar. Sağdaki sevabı, soldaki günahı yazar.
Münker ve Nekir : Kabirde soru sormakla görevli olan meleklerdir.
Rıdvan : Cennetteki meleklerin başkanıdır.
Mâlik : Cehennemdeki meleklerin başkanıdır.
Cin ve Şeytan
Cinler, dumansız ateşten yaratılmıştır. Erkek ve dişileri, mü’min ve kâfirleri vardır. Yerler-içerler, yiyecekleri; yemek artıkları, soğan kabukları ve tezeklerdir. Kur’an-ı Kerim’de cinlerden bahseden “Cin Suresi” vardır. Cinler gaybı’da bilmezler. Çok suratlı varlıklardır. Kapı-pencere dinlemezler, Bakara Suresinin okunduğu eve giremezler. Cinlerin babası şeytandır.
VAHİY
Vahiy Ne Demektir?
Gizli söz, gizli işaret demektir.
Vahiy Çeşitlerini Sayınız?
Rüyayı sâdıka.
Kalbe ilham.
Perde arkasından.
Çıngırak sesiyle.
Melek vasıtasiyle.
Meleğin başka bir melek şeklinde gelişi.
Meleğin insan şeklinde gelişi.
Kur’an-ı Kerim Hangi Vahiy Şekliyle Gelmiştir?
Melek vasıtasıyla gelmiştir. O melek ise Cebrâil (a.s.)’dir.
KİTAPLARA İMAN
Dört Büyük Kitabı Sayınız?
Tevrat, Zebur, İncil, Kur’an-ı Kerim.
Tevrat, Musa (a.s.)’a.
Zebur, Davut (a.s.)’a.
İncil, İsa (a.s.)’a.
Kur’an-ı Kerim, bizim Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.)’e gönderilmiştir.
Yüz Küçük Kitabı Sayınız?
10’u Adem (a.s.)’a.
30’u İdris (a.s.)’a.
50’si Şit (a.s.)’a.
10’u da İbrahim (a.s.)’a gönderilmiştir.
Peygamberimizin En Büyük Mucizesi Nedir?
Kur’an-ı Kerim’dir.
Niçin?
Peygamberimiz Ümmî olduğu içindir.
Ümmî : Okuma-yazam bilmeyen demektir.
Kur’an-ı Kerim Kaç Cüz, Kaç Sûre ve Kaç Âyettir?
Kur’an-ı Kerim 30 Cüz, 114 Sûre, 6666 âyettir.
İlk Nâzil Olan Âyetler Hangileridir?
Alak Suresinin ilk beş ayetidir.
Kur’an-ı Kerimin İlk İnişini Anlatınız?
Peygamberimiz 40 yaşına bastığı bir sırada zaman zaman Nur dağına gider, HIRA mağarasında inzivaya çekilirdi. Yine böyle bir ramazan gecesi Hîra mağarasında olduğu bir sırada Cebrâil (a.s.) gelerek, “Oku! Yâ Muhammed” diyor, Peygamberimiz korkuyor, tekrar “Oku! Yâ Muhammed” diyerek Peygamberimizi sıkıyor. Peygamberimiz de, “Ben okuma bilmem, neyi okuyayım?” diyor. Cebrâil (a.s.) tekrar sıkıyor ve Alak Sûresinin ilk beş ayetini okuyor. Peygamberimiz de anında hıfz ediyor. Böylece Kur’an inmeye başlıyor.
Kur’an’ın Nüzul Sebebini Açıklayınız?
Peygamberimize sorulan bir soruya, yapılan bir iftiraya ve müslümanlar arasında çıkan bir kargaşaya cevap olarak gerektiğinde ayet ayet, gerektiğinde sûre sûre Kur’an ayetleri inmeye başlamıştır. Buna nüzul sebebi diyoruz. Kur’anın inişi Peygamberimizin vefatına dokuz gün kalana kadar devam etmiş ve yirmiüç yıl sürmüştür.
Kur’an-ı Kerim’in Yazılışını Anlatınız?
Peygamberimizi döneminde kâğıt olmadığı için inen âyetler ceylan derilerine, kürek kemiklerine ve ağaç yapraklarına yazılıyordu. İnen ayetleri sahabe teker teker ezberliyor ve hayatında tatbik ediyordu. Kur’an-ı Kerim Hz. Ebû Bekir Efendimiz döneminde toplatılarak kitap haline getirilmiştir. Bu kitaba “MUSHAF” denir. Daha sonra Hz. Osman döneminde de Kur’an-ı Kerim çoğaltılarak dört bir tarafa gönderilmiştir.
Kur’an-ı Kerim’in Özelliklerini Sayınız?
1- Kur’an-ı Kerim son ilahi kitaptır.
2- Bütün insanlığa gönderilmiştir.
3- Toplu olarak değil, parça parça yirmiüç yılda inmiştir.
4- Hiç değişikliğe uğramamış ve kıyâmete kadar da uğramayacaktır.
5- Peygamberimizin en büyük mûcizesidir.
Kur’an-ı Kerime Karşı Görevlerimiz Nelerdir?
1- Kur’an-ı abdestsiz ele almamalıyız.
2- Okurken mümkünse kıbleye dönmeliyiz.
3- Tecvitli olarak okumalıyız.
4- Okunan Kur’an-ı saygıyla dinlemeliyiz.
5- Göbeğimizden aşağı tutmamalıyız.
6- En önemlisi ise Kur’an’ın yap dediklerini yapmalıyız, yapma dediklerini yapmamalıyız.
PEYGAMBERLERE İMAN
Peygamberler Allah’ın seçkin kullarıdır.
İlk İnsan ve İlk Peygamber Kimdir?
Hz. Âdem (a.s.)’dir.
Son Peygamber Kimdir?
Bizim Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.)’dir.
Peygamberimizin güzel isimleri çoktur, ama dört tanesi meşhurdur.
Ahmed, Mahmud, Muhammed, Mustafa.
Peygamberlere Ne Gibi İhtiyaç Vardır?
Peygamberler olmamış olsaydı, bizler sadece Allah’ın varlığını ve birliğini bilebilirdik. Ona nasıl ibadet edileceğini bilemezdik. İbadet kurallarını bize öğreten peygamberlerdir. Onu için peygamberlere ihtiyaç vardır.
Peygamberlerin Görevleri Nelerdir?
Peygamberler, Cebrâil (a.s.) aracılığıyla Allah’tan aldıkları emir ve yasakları hiç değişikliğe uğratmadan ümmetlerine bildirirler.
Peygamberler hakkında vacip olan sıfatlar nelerdir?
Sıdk, Emanet, Fetanet, Tebliğ, Ismet.
Sıdk : Peygamberler yalan söylemezler.
Emanet : Peygamberler emanete ihanet etmezler.
Fetânet : Peygamberler üstün bir zekaya sahiptirler.
Tebliğ : Peygamberler Allah’tan aldıkları emir ve yasakları hiç değişikliğe uğratmadan ümmetlerine bildirirler.
İsmet : Peygamberler günah işlemezler.
Peygamberlerin Tebliğ Ettiği Dinlerde Ortak Olan Esaslar Nelerdir?
1- Dini Muhafaza.
2- Aklı Muhafaza.
3- Nesli Muhafaza.
4- Nefsi Muhafaza.
5- Malı Muhafaza.
Kur’an-ı Kerimde İsmi Geçen Peygamberleri Sayınız?
Kur’an-ı Kerimde yirmibeş tane peygamberin ismi geçmektedir. Bunlar şunlardır:
Adem, İdris, Nuh, Hud, Sâlih, Lût, İbrahim, İsmâil, İshak, Yâkup, Yusuf, Şuayp, Harun, Mûsa, Davud, Süleyman, Eyyup, Zülkifl, Yunüs, İlyas, Elyasa, Zekeriyya, Yahya, İsa ve bizim Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.)’dir.
Üç tanesi de veli mi, nebi mi olduğu ihtilaflıdır? Bunlar:
Üzeyir, Lokman, Zülkarneyn.
Mucize Neye Denir ve Kimler Mucize Gösterir?
Mucize : Peygamblerlerin peygamber olduklarını isbat edebilmeleri için Allah’ın yardımı ile göstermiş oldukları harikûlâde olaylara mucize denir. mucizeyi peygamberler gösterir.
Peygamberimizin Mucizelerinden Birkaç tane Örnek Veriniz?
1- Şahadet parmağı ile bir kap yemekten bir topluluğu doyurması.
2- Taşları ve ağaçları konuşturması.
3- En önemlisi ise Kur’an’dır.
Keramet Neye Denir ve Kimler Keramet Gösterir?
Kerâmet : Allah dostlarının Allah’ın yardımıyla göstermiş oldukları harikûlâde hallere keramet denir. Kerameti Allah’ın veli kulları gösterir.
Peygamberimizin Özelliklerini Sayınız?
1- Peygamberimiz Allah’ın en sevgili kuludur, yaratılmışların en hayırlısıdır.
2- Peygamberimiz en son peygamberdir.
3- Peygamberimiz tüm insanlığın peygamberidir.
4- Peygamberimizin peygamberliği kıyâmete kadar devam edecektir.
5- Onun tebliğ ettiği İslâm dini de yine kıyâmete kadar devam edecektir.
Nebî ve Rasûl Kime Denir?
Kendisine kitap gönderilen peygamberlere Rasûl, kendisine kitap gönderilmeyen peygamberlere de Nebî denir.
Peygamberimiz Nebî midir, Rasûl müdür?
Peygamberimiz, Allah’ın Rasûlü ve Nebîlerin sonuncusudur.
KAZA veKADERE İMAN
Kader : Allah-ü Teâlâ’nın olcak olan olayları ilmi ezelîsi ile daha önceden bilip takdir etmesine kader denir.
Kaza : Allah’ın takdir ettiği şeylerin vakti ve saati gelince meydana gelmesine de kaza denir.
AHİRETE İMAN
Ahiret Günü Ne Demektir?
İnsanların dünyadaki yaşayışlarından Allah’ın huzurunda hesaba çekilecekleri güne ahiret günü denir.
Ahirete İnanmanın Faydası Nedir?
Hiç kimsenin yaptığının yanına kâr kalmayacağı, haksızlığa uğrayanın hakkını alacağı, zalimlerin yaptıkları zulümlerin hesabını vereceği gün ahiret günü olduğu için bu dünyada haksızlığa uğrayıp da hakkını alamayan kişi ahirette hakkını şüphesiz alacağı için ahiret inancıyla kendi kendisini teselli ediyor.
Ecel ve Ölüm Ne Demektir?
Ecel : Allah’ın takdir ettiği ömrün sona erdiği vaktin adıdır. İnsanlar hangi sebepten, nasıl, ne şekilde ölürlerse ölsünler farketmez herkes kendi eceliyle ölmüş demektir.
Sadaka ömrü uzatır meselesine gelince insan sadaka vermekle elli senelik ömrü altmış sene olmaz. Sadece huzursuz geçireceği elli seneyi huzurlu olarak geçirir.
Rızık Nedir, Açıklayınız?
Rızık : Canlıların yiyip-içtiği ve faydalandığı herşey bir rızıktır. Bütün canlıların rızkını veren Allah (c.c.)’dır. İnsanın görevi ise Allah’ın emrine uygun olarak rızkını helal yollardan aramasıdır.
Tevekkül Nedir, Açıklayınız?
Tevekkül : Bir insan herhangi bir konuda elinden gelen her türlü çabayı sarfettikten sonra o işin neticesini Allah’a havale etmesine tevekkül denir. Örneğin bir çiftçiyi ele alalım: Çiftçi tarlasını zamanında nadas eder, eker, sular, ilaçlar, gübresini atar daha sonrada nasıl bir ürün elde edeceğini de Allah’a havale eder. İşte buna tevekkül diyoruz.
İBADET
İbâdet Ne Demektir?
Allah’a kulluk yapmak demektir.
Niçin İbadet Ediyoruz?
Allah’ın rızasını kazanmak için ibadet ediyoruz.
Kaç Çeşit İbadet Vardır?
Üç çeşit ibadet vardır:
1- Mal ile, 2- Beden ile, 3- Hem Mal ve hem de beden ile.
Mal ile yapılan ibadete misal: Zekat vermek, sadaka vermek.
Beden ile yapılan ibadete misal: Oruç tutmak, namaz kılmak.
Hem Mal ve hem de beden ile yapılan ibadete misal: Hacca gitmek.
İbadetin Derecelerini Sayınız?
İbadet; saygıya lâyık tek varlık Allah olduğu için yapılır.
İbadet; cennet ümidi, cehennem korkusu ile yapılır.
İbadet; dünyada bir menfaat sağlamak için yapılır. Bu üçüncüsünün Allah katında bir değeri yoktur.
İbadetin Faydalarını Sayınız?
1- Ruhumuzu yükseltir.
2- Bizi kötülüklerden alıkoyar.
3- Ahlakımızı olgunlaştırır.
4- En değerli varlığımız olan imanımızı korur.
İslam Ne Demektir?
İslâm, teslim olmak demektir. Yani kişi inandığı dine kayıtsız şartsız uymak zorundadır. Kısaca İslâm kişinin inandığı dini yaşaması demektir.
Mükellef Kime Denir?
Allah’ın emir ve yasaklarından sorumlu olan kişilere mükellef denir.
Mükelleflerde Aranan Şartlar Nelerdir?
1- Müslüman, 2- Âkil, 3- Bâliğ.
Büluğ Çağı:
Erkeklerde, 12-15 yaş arası, kadınlarda ise 9-15 yas arasıdır.
Ef’âl-i Mükellefin Kaçtır?
Efâl-i Mükellefin sekizdir.
Farz, Vacip, Sünnet, Müstehap, Mubah, Haram, Mekruh, Müfsid.
Farz : Dinimizce yapılması emredilen hükümlere farz denir. Farz ikiye ayrılır.
- a) Farz-ı Ayın.
- b) Farz-ı Kifâye.
Farz-ı Ayın : Her mükellefin ayrı ayrı yapması gereken farzlardır. Namaz kılmak, oruç tutmak gibi.
Farz-ı Kifâye : Bazı mükelleflerin yapmasıyla diğerlerinin üzerlerinden mesûliyeti kalkan farzlardır. Cenaze namazı kılmak gibi.
Vacip : Farz kadar kesin olmamakla beraber yapılması kuvvetli bir delih ile sabit olan şer’î hükme vacip denir. Vitir namazı kılmak, bayram namazı kılmak gibi.
Sünnet : Peygamber Efendimizin farz ve vacibin dışında yaptığı şeylere sünnet denir. Sünnet üçe ayrılır: Fi’lî, Kavlî, Takrîrî.
Fi’lî Sünnet: Peygamber Efendemizin bizzat yaptığı işlerdir.
Kavlî Sünnet: Peygamber Efendimizin mübarek sözleridir. Biz bunlara hadis-i şerif diyoruz.
Takrîrî Sünnet: Peygamberimizin güzel harekette bulunan birini görünce aynı hareketi bizimde yapmamızı uygun görmesine takrîrî sünnet diyoruz.
Müstehap : Yapıldığında sevap olan yapılmadığında günah olmayan şeylerdir. Nafile oruç tutmak, nafile namaz kılmak gibi.
Mubah : Yapılıp yapılması serbest olan şeylerdir. Yemek, içmek, oturmak, kalkmak av avlamak gibi.
Haram : Dinimizce yapılmaması istenen şeylere haram denir. Yalan konuşmak, zina yapmak, içki içmek gibi.
Mekruh : Haram kadar kesin olmamakla beraber dinimizce yapılmaması istenen şeylere mekruh denir. Mekruh ikiye ayrılır:
- a) Tenzihen Mekruh.
- b) Tahrimen Mekruh.
Tenzihen Mekruh: Helala yakın mekruhtur. Sol elle burun silmek gibi.
Tahrimen Mekruh: Harama yakın mekruhtur. Durup durupda ikindi namazının farzını güneş batarken kılmak gibi.
Müfsid : Başlanmış bir ibadeti bozan şeye müfsid denir. Namazda gülmek, konuşmak gibi.
TEMİZLİK YÖNÜNDEN SULAR
İslâm’ın Temizliğe Verdiği Önemi Anlatınız?
İslâm dini temizlik dinidir. Temizlik üzerine kurulmuştur. Temiz olmadan hiçbir ibadet yapılamaz. Müslüman demek temiz demektir. Zîra Peygamberimiz bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyuruyor: “Temizlik imandandır.”
Temizlik Yönünden Sular Kaça Ayrılır?
İkiye ayrılır: Mutlak sular, Mukayyed Sular.
Mutlak Sular: Göl, yağmur ve pınar sularıdır.
Mukayyed Sular: Çeşitli bitki ve meyvelerden elde edilen sulardır. Gül suyu, portakal suyu, vişne suyu gibi. Mukayyed sular içilebilir ama abdest alınamaz.
Bir Suyun Temiz mi, Pis mi Olduğunu Nereden Anlarız?
Tadından, renginden ve kokusundan anlarız.
ABDEST (El Suyu)
Abdestin Faziletini Anlatınız?
Peygamber Efendimiz abdestin faziletini bir hadis-i şeriflerinde şöyle haber veriyor: “Bir müslüman ellerini yıkayınca elleri ile işlediği günahları bağışlanır. Yüzünü yıkayınca gözleriyle işlediği günahları bağışlanır. Ayaklarını yıkayınca da ayaklarıyla işlediği günahları bağışlanır.”
Namaz kılmak ve Kur’an okumak için abdest almak farz, Kâbe’yi tavaf etmek için ise vacip’tir.
Abdestin Farzlarını Sayınız?
Abdestin Farzı dörttür: El, yüz, baş, ayak.
1- Yüzümüzü yıkamak.
2- Kollarımızı dirseklerimizle beraber yıkamak.
3- Başımızın dörtte birini meshetmek (Tamamını meshetmek sünnettir.)
4- Ayaklarımızı topuklarla beraber yıkamak.
Abdestin Vaciplerini Sayınız?
1- Yüzüğümüzü dar ise oynatmak.
2- Sakalımız seyrekse, dinine su iletmek vacibtir.
Abdestin Sünnetlerini Sayınız?
1- Eûzü-besmele çekmek.
2- Niyet etmek.
3- Elleri bileklere kadar yıkamak.
4- Misvak kullanmak.
5- Sırayı gözetmek.
6- Sağdan başlamak.
7- Her uzvu üçer defa yıkamak.
8- Kulak ve boynu meshetmek.
9- Bir uzvu kurumadan diğerini yıkamak.
Abdestin Mekruhlarını Sayınız?
1- Suyu lüzumundan çok kullanmak.
2- Suyu lüzumundan az kullanmak.
3- Suyu abdest azalarına hızla çarpmak.
4- Pis yerlerde abdest almak.
5- Abdest alırken konuşmak.
Abdesti Bozan Şeyleri Sayınız?
1- Büyük ve küçük su dökmek.
2- Yellenmek.
3- Vücudumuzun herhangi bir yerinden kan, irini veya sarı suyun çıkıp dağılması.
4- Ağız dolusu kusmak. (Az miktarda kusarsa abdest bozulmaz.)
5- Tükürdüğümüz zaman tükürüğümüzün yarıdan fazlasının kanlı gelmesi.
6- Uyumak, bayılmak, sarhoş olmak.
7- Namazda gülmek. (NOT: Tebessümden namaz bozulmaz, namazın fazileti gider. Kendimiz işitecek kadar gülersek namaz bozulur. Yanımızdaki işitecek kadar gülersek abdest bozulur.)
Abdestsiz Yapılamayan Şeyleri Sayınız?
1- Hiç bir namaz kılınamaz.
2- Tilavet secdesi yapılamaz.
3- Kur’ana el sürülemez. (Ezbere okunabilir.)
4- Kâbe tavaf edilemez.
5- Mecbur kalınmadıkça camiye girilemez.
GUSÜL (Boy abdesti)
Guslün Farzı Kaçtır?
Guslün farzı üçtür: Ağza su vermek, buruna su vermek, tepeden tırnağa bütün vücudu kuru yer kalmadan yıkamak.
Guslü Gerektiren Halleri Sayınız?
1- Uyurken ihtilam olmak.
2- Bir yere bakarken veya birşey düşünürken şehvetle meninin gelmesi.
3- Eşler arasında cinsel ilişki.
4- Kadınlarda ay halinin sona ermesi.
5- Kadınlarda lohusa halinin sona ermesi.
Cünüp Olan Bir Kişi Neler Yapamaz?
Abdestsiz bir kişinin yapamadığı her şeyi yapamaz. Ayrıca ezberindeki Kur’anı da okuyamaz. Sadece okunan Kur’anı dinleyebilir. Kelime-i Tevhid, Kelime-i Şehâdet ve Rabbena gibi duaları okuyabilir.
Gusül Abdestinin Alınışını Tarif Ediniz?
1- Sol ayakla banyoya gireriz.
2- Niyet ederiz.
3- Üç defa taharetleniriz.
4- Normal abdest aldığımız gibi abdest alırız. Sadece ağzımıza ve burnumuza su verirken bol bol veririz. Yıkandığımız yerde su birikiyorsa ayaklarımızı yıkamayı en sona bırakırız. Şâyet birikmiyorsa ayağımızı da yıkarız. Daha sonra önce başımızdan sonra sağ ve sol omuzlarımızdan suyu dökeriz ve her döküşte vücudumuzu iyice ovarız. Göbek çukuruna da parmağımızı sokarak kuru yer kalmamasını sağlarız. Kadınlar küpe deliklerine suyu iletmesi gerekir. Saç örgülerini her defasında çözmelerine gerek yoktur. Sağ ayakla banyodan çıkarız.
TEYEMMÜM
Teyemmümün Farzlarını Sayınız?
İki darp, bir niyet.
Önce niyet ederiz.
Elimizi temiz bir toprağa vurup yüzümüzü meshederiz, tekrar vurup kollarımızı meshederiz
Teyemmümü Gerektiren Halleri Sayınız?
1- Su olmadığında.
2- Su olup da kullanma imkanı olmadığında.
3- Vücudumuzun yarıdan fazlası yara bere içinde olduğunda.
Teyemmüm Ne Yerine Geçerlidir?
Teyemmüm suyu buluncaya kadar abdest veya gusül yerine geçerlidir. Teyemmüm eden kişi dilediği kadar namaz kılabildiği gibi Kur’an’da okuyabilir. Bu İslâm’ın sağladığı bir kolaylıktır.
MESTLER
Mestler Üzerine Mest Nasıl Yapılır?
Abdest aldıktan sonra ayaklarına mestini giyen kimse abdesti bozulup da tekrar abdest alırken mestlerinin üzerine eliyle mesheder. Bu mesh işlemi ayakları yıkama mesabesindedir.
Mestin Müddeti Ne Kadardır?
Mukim için bir gün, yani yirmidört saat.
Yolcu için üç gün, yani yetmişiki saattir.
Mestin Müddeti Ne Zaman Başlar?
İlk alınan abdest bozulduktan sonra başlar. Örnek verecek olursak; diyelim ki, sabahleyin abdestimizi aldık ayağımıza mestimizi giydik. Öğleyin abdestimiz bozuldu, mestin müddeti işte o zaman başlıyor, ondan sonra mukim ise bir gün, yolcu üç gün devam ediyor.
Mestin Câiz Olmasının Şartlarını Sayınız?
1- Mestler ayağa giyilmiş olmalı
2- Ayak topuklarını örtmüş olmalı.
3- Onikibin adım yürümeye dayanıklı olmalı.
4- Ayakta durabilmeli.
5- Ayak parmaklarının küçüğü ölçü alınarak, üç parmak yırtık veya sökük olmamalı.
Mesti Bozan Şeyleri Sayınız?
1- Mestin müddetinin bitmesi.
2- Mestlerin ayaktan çıkması.
3- Abdesti bozan herşey mesti de bozar.
SARGI ÜZERİNE MESH
Sargı Üzerine Mesh Nasıl Yapılır?
Herhangi bir yaranın üzerine sardığımız sargıyı abdest alırken çıkarmakta bir sakınca yoksa çıkarıp yıkarız. Çıkarmak sakıncalı ise ıslak elimizle sargının üzerine mesh ederiz.
EDİLLE-İ ŞER’İYYE (Dindeki Deliller)
Edille-i Şer’iyye Kaçtır?
Edille-i Şer’iyye dörttür: Kitap, Sünnet, İcmâ Ümmet, Kıyas-ı Fukaha.
Kitap : Kur’an-ı Kerim
Sünnet : Peygamberimizin sünneti.
İcmâ Ümmet : Ümmeti Muhammedin icmâsı. Yani aynı asırda yaşayan alimlerin her hangi bir konuda fikir birliğine varması.
Kıyas-ı Fukaha : Alimlerin kıyasıdır. Yani hakkında şer’î bir delil bulunan bir konuyu hakkında şer’î bir delil bulunmayan bir konuya aralarındaki illet benzerliği yönünden yapılan kıyasa kıyas-ı fukaha denir. Örneğin içkiler konusunda; sadece şarap hakkında şer’î delil vardır, diğer içkiler de sarhoş ediciliği yönüyle şaraba benzetilerek kıyas yapılmış ve haramdır hükmüne varılmıştır.
NAMAZ
Hicretten birbuçuk yıl önce miraç gecesinde farz kılınmıştır. İslâm’ın beş şartından biridir. Namaz dinin direğidir. Onu kılan dininin direğini dikmiş olur, kılmayan da dininin direğini yıkmış olur. İnkâr eden kâfir olur.
Namaz Çeşitlerini Sayınız?
1- Farz olan namazlar. 2- Vacip olan namazlar. 3- Nafile olan namazlar.
Farz Olan Namazlar :
Beş vakit namazın farzı. Cuma ve cenaze namazı.
Vacip Olan Namazlar :
Vitir ve bayram namazlarıdır.
Nafile Olan Namazlar :
Farz ve vacibin dışında kalan bütün namazlar nafile namazlardır.
Özür Sahibi Kime Denir?
Bir kimse de abdesti bozan şeylerden birisi bir namaz vakti devam ederse bu kişi özür sahibidir.
Özürlü Kişi Namazını Nasıl Kılar?
Beş vakit namaz için ayrı ayrı abdest alarak kılar. Yani bir abdestle iki vakit namaz kılamaz.
İmâ ile Namaz Nasıl Kılınır?
Ayakta namaz kılmaktan aciz olan bir kişi namazını oturduğu yerden kılar. Oturarak da kılamazsa imâ ile kılar. İmâ ise hafif rükûya eğilir, ondan biraz fazlada secdeye eğilir ve böylece namazını kılar.
Hangi Namazların Sünnetleri Farzlarından Sonra Kılınır?
Öğle ve Cuma namazının ilk sünneti.
Hangi Namazların Sünnetleri Farzlarından Sonra Kılınmaz?
Sabah, İkindi ve yatsı namazının ilk sünneti.
Sünnet Namazlar Kılınış İtibariyle Kaça Ayrılır?
İkiye ayrılır: Sünnet-i Müekkede, Sünnet-i Ğayri Müekkede.
Sünnet-i Müekkede : İkindi ve yatsının ilk sünneti dışında kalan bütün sünnetler sünnet-i müekkededir.
Sünnet-i Gayri Müekkede : İkindi ve yatsının ilk sünnetleri sünnet-i ğayri müekkededir.
Sünnet-i Müekkede ile Sünnet-i Ğayri Müekkede Arasındaki Farkı Söyleyiniz?
Sünnet-i Müekkede de ilk oturuşta tahiyyat okunur, ayağa kalkılır, besmele, fatiha ve sûre devam edilir.
Sünnet-i Ğayri Müekkede de ise, ilk oturuşta tahiyyat salli-barik okunur, ayağa kalkılır, sübhâneke, eûzü-besmele, fatiha ve sûre okuyarak devam edilir.
Farz Namazlar ile Sünnet Namazlar Arasındaki Farkı Söyleyiniz?
Sünnet namazların her rekatında fatiha ve sûre okunur. Farz namazların ise ilk iki rekatında fatiha ve sûre okunur, ondan sonraki rekatlarda sadece fatiha okunur.
Vitir Namazının Diğer Namazlardan Farkı Nedir?
Vitir namazının üçüncü rekatında fatiha ve sûreyi okuduktan sonra rükuya gitmeyerek kunut tekbiri alınır ve kunut duası okunur daha sonar rüku ve secdeye gidilir.
İMAMA SONRADAN UYAN KİŞİNİN DURUMU:
İmama en geç birinci rekatın rükusunda yetişen o rekata yetişmiş sayılır.
İkinci rekata yetişen, imam selamı verdikten sonra ayağa kalkar bir rekat daha kılar sübhaneke, fatiha ve sûre okur.
Üçüncü rekata yetişen, imam selamı verdikten sonra ayağa kalkar iki rekat daha kılar. Sübhaneke, fatiha ve sûre okur.
Dördüncü rekata yetişen imam selamı verdikten sonra ayağa kalkar, sübhaneke okur, üç rekat daha kılar. İlk ikisinde fatiha ve sure okur, son rekatta ise sadece fatiha okur. Kenarları ince ortası kalın olduğu için buna oklava namaz da denir.
Teravih Namazına Sonradan Yetişen Kişi Ne Yapar?
Camiye vardığımız zaman teravih namazına başlanmışsa, sadece yatsı namazının farzını kılar, imama uyarız. İmam namazı bitirince teravih’den ne kadar eksiğimiz varsa onu da kendi başımıza kılarız, en sonunda salât-ı vitri kılarız.
Cuma Namazına Sonradan Yetişen Kişi Ne Yapar?
Camiye vardığımızda imam hutbeye çıkmışsa otururuz, hutbeyi dinleriz, farzdan sonra kılmadığımız sünneti kılarız.
Akşam Namazının Üçüncü Rek’atında İmama Uyan Kişi Ne Yapar?
İmam selam verince ayağa kalkar, önce başlangıçta okuyamadığı sübhânekeyi okur, iki rekat daha kılar, fatiha ve sûre okur. Yani akşam namazının üçüncü rekatında imama uyan kişi üç rekatın üç rekatında da oturur.
NAMAZIN FARZILARI
Namazın Farzları Onikidir. Altısı içinde altısı dışında. Dışındakilere şart, içindekilere rükun denir.
Namazın Şartlarını Sayınız?
1- Hadesten Tahâret. 2- Necâsetten Tahâret. 3- Setri’l-Avret. 4- İstikbâli Kıble. 5- Vakit. 6- Niyet.
1- Hadesten Taharet :Abdestsiz isek abdest almak, cenâbet isek yıkanmak.
2- Necâsetten Taharet : Namaz kılacağımız yerde veya üzerimizde elle tutulan, gözle görülen bir pislik varsa temizlemek.
3- Setru’l Avret : Avret yerini örtmek. Erkeklerin avret yeri: Göbekle diz kapağı arasıdır. Kadınların ise: El, yüz ve ayak hariç her yerleri avrettir.
4- İstikbâli Kıble : Namazda Kıbleye dönmektir.
5- Vakit : Namazı vaktinde kılmak.
6- Niyet : Namaza niyet etmek.
Namazın Rükünlerini Sayınız?
1- İftitah Tekbiri. 2- Kıyam. 3- Kıraat. 4- Rüku. 5- Sücud. 6- Kâide-i Ahire’de teşehhüt miktarı oturmak.
1- İftitah Tekbiri : Namaz başlarken “Allahü Ekber” diye aldığımız tekbirdir.
2- Kıyam : Namazda ayakta durmak.
3- Kıraat : Namaz câiz olacak kadar Kur’an’dan ayet okumak. (En azından kısasından üç ayet, uzunundan bir ayet okumak.)
4- Rüku : Rüku’ya eğilmek.
5- Sücud : Secdeye varmak.
6- Kâide-i Ahire de Teşehhüd Miktarı Oturmak : Son oturuşta “Tahiyyat” duasını okuyacak kadar oturmaktır.
Namazın Vaciplerini Sayınız?
1- Namaza “Allahü Ekber” lafzıyla başlamak.
2- Namazın her rekatında “Fatiha” suresini okumak.
3- Fatihadan sonra bir sûre okumak.
4- Üç ve dört rekatlı namazlarda ilk oturuşta “Tahiyyat” duasını okumak.
5- Tahiyyat duasını okur okumaz ayağa kalkmak.
6- Secde de alın ile burunu birlikte yere koymak.
7- İki secdeyi peşpeşe yapmak.
8- Ta’dili erkana uymak. (Yani her rüknü yerli yerince yapmak.)
9- Gerektiğinde sehiv secdesi yapmak.
10- Gerektiğinde tilavet secdesi yapmak.
11- Sağa-sola selam vermek.
12- Bayram namazındaki ziyade tekbirler.
13- Vitir namazında kunut tekbiri ve kunut duası okumak.
14- İmamın içinden okunan namazlarda fatiha ve sûre’yi içinden, dışandan okunan namazlarda ise dışından okuması.
15- İmama uyan cemaatin sübhâneke dışında bir şey okumayarak susması.
Namazın Sünnetlerini Sayınız?
1- Ezan okumak.
2- Kâmet yapmak.
3- Tekbir için elleri kaldırmak.
4- Elleri bağlamak, sübhaneke okumak, eûzü-besmele çekmek.
5- Fatiha’dan sonra “Âmin” demek.
6- Rüku’da üç defa “Sübhâne Rabbiyel-Azîm” demek.
7- “Semiallahülimen Hamideh” ve “Rabbenâ leke’l-Hamd” demek.
8- Secdeye varırken önce dizleri sonra elleri ve daha sonra da başımızı koymak, kalkarken bunun tersini yapmak.
9- Secdede üç defa “Sübhâne Rabbiye’l-E’lâ” demek.
10- Salli-barik, Rabbena dualarını okumak.
11- Önce sağa sonra sola selam vermek. (Sağa-sola selam vermek vacip, önce sağa sonra sola selam vermek ise sünnettir.
Namazın Edeplerini Sayınız?
1- Ayakta iken secdeye varacağımız yere bakmak.
2- Rüku’da iken ayak parmak uçlarına bakmak.
3- Otururken kucağımıza bakmak.
4- Selam verirken de omuz hizasına bakmak namazın edeplerindendir.
Namazın Mekruhlarını Sayınız?
1- Esnemek, gerinmek.
2- Sağa-sola meyletmek.
3- Gözleri yummak.
4- Parmak çatlatmak.
5- Kaşınmak, ter silmek. (Herhangi bir uzvu peşpeşe üç defa kaşırsak namaz bozulur.)
6- İmamdan önce rüku ve secdeye gitmek.
7- Kıraatın bir kısmını rüku’da tamamlamak.
8- Sıkışmış olduğu halde namaz kılmak.
9- Ön safta yer varken arka safta namaz kılmak.
10- Tek sûre atlamak.
11- Aynı sûreyi tekrar tekrar okumak.
12- Erkeklerin takkesiz, kadınların çorapsız namaz kılması.
13- Yanmakta olan muma, ateşe ve sobaya karşı namaz kılmak.
14- Resimli oda da namaz kılmak.
Namazı Bozan Şeyleri Sayınız?
1- Namazda konuşmak. “Ah”, “Oh”, “Of” bile denilse namaz bozulur.
2- Özürsüz olarak öksürmek.
3- Namazda bir iş yapmaya çalışmak.
4- Bir şey üflemek.
5- Selam alıp, selam vermek.
6- Manayı bozacak şekilde ayeti yanlış okumak.
7- Bir şey yemek veya içmek.
8- Göğsü kıbleden çevirmek.
9- Namazda kendi işiteceğimiz kadar gülmek. (Namazda gülmek üç türlüdür: Tebessüm, Zahik, Kahkaha. Tebessümden namaz bozulmaz fakat namazın fazileti gider. Zahik, kendi işiteceğimiz kadar gülmek demektir, namazı bozar. Kahkaha ise, yanımızdaki işitecek kadar gülmek demektir. Abdesti bozar.)
10- Sabah namazını kılarken güneşin doğması.
11- Teyemmüm eden bir kişinin namazda iken suyu görmesi.
12- Kur’an-ı Kerimi yüzünden okumak.
Hiçbir Namaz Kılınmayan Vakitler Hangileridir?
1- Güneş Doğarken.
2- Güneş tam tepemizdeyken.
3- Güneş batarken.
NOT: Hiçbir namaz kılınmaz. Sadece o günkü ikindi namazının farzı güneş batarken kılınabilir.
KAZA NAMAZI
Vaktinde kılınan namaza eda, vakti çıktıktan sonra kılınan namazlara da kaza denir.
Hangi Namazlar Kaza Edilir?
Beş vakit namazın farzları, birde salât-ı vitir kaza edilir. Sünnetler kaza edilmez. Sadece sabah namazına mahsus özel bir durum vardır: Sabah namazı geçirildiği gün öğleden önce kaza edilecek olursa, sünneti ile beraber kaza edilir. Öğleden sonraya kalmış ise onun da sadece farzı kaza edilir. Seferlikte geçirilen namazlarda yine seferî olarak kaza edilir.
SEFERÎLİK (YOLCU NAMAZI)
Bir kimse bulunduğu yerden 90 km. uzağa gidecek olursa seferî olur. Gittiği yerde 15 günden az kalacak olursa yine seferîliği devam eder, 15 günden fazla kalacaksa seferî olmaz. Namazlarını mukîm olarak kılar.
Seferî Adam Namazlarını Nasıl Kılar?
Dört rekatlı farzları iki rekat olarak kılar. Sabah, akşam ve salat-ı vitiri olduğu gibi kılar. Onlarda seferîlik yoktur. Sünnetleri ise fırsat bulursa tam kılar, fırsat bulamazsa terkedebilir.
Seferî Olan Bir Kişi Mukim Bir İmama Uyarsa Namazını Nasıl Kılar?
İmamla beraber selâm verir. Yani tam kılar.
Mukîm Bir Kimse Seferî Bir İmama Uyarsa Namazını Nasıl kılar?
İmam iki rekat kılıp selam verince ayağa kalkar fatiha’yı okuyacak kadar ayakta durur. Rükû ve secdeye giderek geriye kalan iki rekatı böylece tamamlar.
Namazların Rekatlarını Sayınız?
Günde beş vakit namaz vardır. Sabah, öğle, ikindi, akşam, yatsı.
SABAH NAMAZI
Dört retattır. İkisi sünnet, ikisi farz.
ÖĞLE NAMAZI
On rekattır. Dördü sünnet, dördü farz, ikisi son sünnet.
İKİNDİ NAMAZI
Sekiz rekattır. Dördü sünnet, dördü farz.
AKŞAM NAMAZI
Beş rekattır. Üçü farz, ikisi sünnet. Farzı önce kılınır.
YATSI NAMAZI
On rekattır. Dördü sünnet, dördü farz, ikisi son sünnettir. Üç rekatta salat-ı vitir vardır. Aslında bu gece namazıdır. Gece kalkıp kılamayacağımız için yatsı namazının arkasından kılıyoruz.
TERÂVİH NAMAZI
Yirmi rekattır. Hepsi sünnettir. İki iki, dört dört, altı altı, hatta on on’da kılınabilir. En faziletlisi iki iki olarak kılmaktır.
CUMA NAMAZI
On rekattır. Dördü sünnet, ikisi farz, dördü son sünnettir. Buna ilaveten dört rekat zuhru ahir ve iki rekatta son vaktin sünneti olmak üzere altı rekat daha kılınır.
Zuhru ahiri şöyle kılmalıyız: Niyet ettim Allah rızası için vaktine erişip de edâ edemediğim son öğlen namazının farzına diyerek, öğle namazının farzını kılar gibi kılmalayız.
Geriye kalan iki rekat son sünneti de, öğle namazının son sünneti gibi kılmalıyız.
BAYRAM NAMAZI
İki rekattır, dokuz tekbirlidir.
CENAZE NAMAZI
Cenaze namazının rekatı yoktur, ayakta kılınır, dört tekbir ve birde selamdan ibarettir.
SEHİV SECDESİ (Unutma secdesidir.)
Sehiv Secdesi Ne Zaman Yapılır?
Farzın tehiri, vacibin terk ve tehirinde yapılır.
Sehiv Secdesinin Yapılışını Anlatınız?
Son Oturuşta “Tahiyyat” duasını okur sağa-sola selam verir, iki defa secde yapar ve otururuz. Tahiyyat, salli-barik, rabbena dualarını okuyarak selam verip namazdan çıkarız. Sehiv secdesi yapmak “VACİP”dir.
TİLÂVET SECDESİ (Okuma secdesidir.)
Tilâvet Secdesi Ne Zaman Yapılır?
Secde ayeti okunduğunda ve işitildiğinde yapılır. Secde ayeti Kur’an-ı Kerim de ondört yerdedir. Bir meclis de aynı anda birden fazla secde ayeti okunmuşsa tek secde yeterlidir.
Tilâvet Secdesinin Yapılışını Anlatınız?
Niyet ettim Allah rızası için tilâvet secdesi yapmaya diyerek ellerimizi kaldırmadan tekbir alıp direk secdeye gideriz. Bir defa secde yaptıktan sonra, ayağa kalkarız “Ve Kâlû semi’nâ ve eta’nâ ğufrâneke rabbenâ ve ileykel masîyr.” diyerek elimizi yüzümüze süreriz.
Cuma Namazı Kimlere Farzdır?
Müslüman, âkil, bâliğ, mukim, hür, sağlıklı, kör ve topal olmayan erkeklere farzdır. Kadınlara cuma farz değildir.
Cuma Namazının Sahih Olmasının Şartları Nelerdir?
1- Cumanın öğle vaktinde kılınması.
2- Namazdan önce hutbe okunması.
3- Cuma kılınan yerin herkese açık olması.
4- Cuma kılınan yer şehir yada şehir hükmünde olması.
5- Cumayı kıldıranın devlet tarafından görevlendirilmiş olması.
6- İmamdan başka en az üç erkek cemaatin bulunması lâzım.
NOT: Seferî olan kişilere cuma namazı farz değildir. Şâyet kılacak olurlarsa nâfile olarak kabul olur. Kılmazlarsa öğle namazlarını kılarlar.
ORUÇ
Oruç Ne Zaman Farz Kılındı?
Oruç, hicretin ikinci yılında farz kılınmıştır. İslâm’ın beş şartından biridir. Senede bir ay Ramazan orucunu tutmak her müslümanın üzerine farzdır.
Oruç Ne Demektir?
İmsak’tan iftara kadar, yememek, içmemek ve cinsel ilişkide bulunmamaktır.
Orucun Faydalarını Kısaca Sayınız?
Oruç, bize daima Allah’ı hatırlatır, sorumluluk duygusunu geliştirir, kalbimizi kötü düşüncelerden temizler, ahlakımızı güzelleştirir ve bizi âdeta melekleştirir. Ayrıca oruç, gözleri harama bakmaktan, dilleri yalan konuşmaktan, kulakları haram dinlemekten, mideleri haramla doldurmaktan el ve ayakları kötü işler yapmaktan alıkoyar ve bize sabrı öğretir.
Oruca Ne Zaman Niyet Edilir?
Güneşin batmasından ertesi gün kuşluk vaktine kadar niyet edilir. Ayrıca sahura kalkmak da bir niyettir. Önemli olan kalben yapılan niyettir. Dil ile yapılması ise müstehaptır.
Oruç Çeşitlerini Sayınız?
Farz, Vacip, Sünnet, Müstehap, Mekruh ve Haram olmak üzere altı çeşit oruç vardır.
Farz Olan Oruç: Ramazan orucunun edâsıda, kazasıda farzdır.
Vacip Olan Oruç: Bozulan nafile orucun kazası ve birde adak oruçlarıdır.
Sünnet Olan Oruçlar: Muharrem ayının dokuz-on veya on-onbirinci günleri oruç tutmak sünnettir.
Müstehap Olan Oruçlar: Şevval ayında altı gün, her kâmeri ayın onüç, ondört ve onbeşinci günleri, birde pazartesi ve perşembe günleri oruç tutmak müstehaptır.
Mekruh Olan Oruçlar: Kadının kocasından izin almadan tuttuğu nafile oruç ile yalnız cuma veya cumartesi günleri oruç tutmak ve birde muharrem ayının sadece onuncu günü oruç tutmak mekruhtur.
Haram Olan Oruçlar: Ramazan bayramının birinci günü ve birde kurban bayramının ilk dört günü oruç tutmak haramdır. Yani senede beş gün oruç tutmak haramdır. Bu günlerin haricinde dileyen istediği kadar oruç tutabilir.
Orucu Başka Zaman Tutmayı Mubah Kılan Özürleri Sayınız?
Hastalık, yaşlılık, yolculuk (yolculuk esnasında tutmak daha iyidir.), şiddetli açlık veya susuzluk, gebe veya emzikli olan kadınların oruçlarını başka zaman tutmaları caizdir.
Unutarak Yesek-İçsek Ne Gerekir?
Hiç bir şey gerekmez bu Allah’ın bize bir lütfudur.
Oruçlu İken Kusmuş Olsak Ne Gerekir?
İstemeyerek kusarsak hiç birşey gerekmez. Kendimizi zorlayarak kusarsak gününe gün kaza gerekir.
Oruçlu İken İğne Vurdursak Ne Gerekir?
Kaza gerekir.
Kaza Ne Demektir?
Bozulan orucun yerine gününe gün oruç tutmaya kaza denir.
Keffâret Ne Demektir?
İki ay peppeşe oruç tutmak demektir.
NOT: Keffaret sadece Ramazan ayına mahsustur. Ramazanda, Ramazan orucunu tutarken bile bile bozarsak keffâret gerekir. Ramazan orucunu, Ramazanın dışındaki bir ayda tutarken bozacak olursak sadece kaza gerekir.
Hata sonucu bozulan oruçlarda da kaza gerekir.
Orucu Bozmayan Şeyler Nelerdir?
Gül koklamak, misvak kullanmak, ağza ve buruna su almak, yıkanmak orucu bozmaz.
Oruçluya Mekruh Olan Şeyleri Sayınız?
1- Yutmadan birşeyin tadına ve tuzuna bakmak.
2- Ağızda tükürük biriktirip yutmak.
3- Zayıf düşeceğini bildiği halde kan aldırmak.
SADAKA-İ FITIR (Fıtır Sadakası.)
Sadaka-i Fıtır’ı Kim Verir?
Ramazanın sonuna sağ-sâlim kavuşan, aslî ihtiyaçlarından başka nisap miktarı mala sahip olan her hür müslümanın sadaka-i fıtır vermesi vaciptir.
NOT: Nisap İslâm’ın koyduğu bir zenginlik ölçüsüdür. 80.18 gram altına tekâbül eder.
Sadaka-i Fıtır’ın Faydalarını Sayınız?
1- Orucun kabûlüne.
2- Ölüm sarhoşluğundan kurtulmaya.
3- Kâbir azabının giderilmesine bir vesiledir.
FİDYE
Fideye’yi Kimler Verir?
Yaşadığı müddetçe oruç tutamayacak olanlar tutamadıkları oruçların her gününe bir sadaka-i fıtır miktarı fidye verirler.
ZEKAT
Zekat hicretin ikinci yılında farz kılınmıştır. Müslüman, âkil-baliğ, hür ve dinen zengin sayılan müslümanlar yüzde ikibuçuk yani kırkta bir zekat verirler.
Zekat Kimlere Verilir?
1- Fakirlere.
2- Yoksullara.
3- Âmillere.
4- Müellefe-i Kulûba.
5- Kölelere.
6- Borçlulara.
7- Allah yolundaki mücâhidlere.
8- Yolculara verilir.
Zekat Kimlere Verilmez?
1- Kişi anasına-babasına, çocuklarına ve torunlarına.
2- Karı-koca biribirlerine.
3- Zenginlere.
4- Gayr-i Müslimlere (müslüman olmayanlara) zekat verilmez.
Zekat Hangi Mallardan Veriler?
Altın, gümüş, para, ticaret malları, koyun,keçi, sığır, manda ve deveden verilir.
HAC
Hicretin dokuzuncu yılında farz kılınmıştır. Müslüman, âkil-balîğ, hür ve zengin olan kişilere ömründe bir defa hac yapmak farzdır.
Haccın Farzlarını Sayınız?
1- İhram.
2- Arafat vakfesi.
3- Ziyaret tavafıdır.
İhram Ne Demektir?
Kişinin diğer zamanlarda kendisine helal olan bazı şeyleri belli bir süre için kendisine haram kılmasına ihram denir. Ayrıca halk arasında rida ve izar denilen iki havlu parçasına da ihram denir.
Tavaf Ne Demektir?
Hacerü’l-Esved taşından başlayarak, Kâbe’yi usulüne uygun olarak yedi defa dolaşmaya “Tavaf” denir. Bir defa dolaşmaya da “Şavt” denir.
Sa’y Ne Demektir?
Safa ve Merve tepeleri arasında Safa’dan başlanarak dört gidiş, üç gelişe sa’y denir.
Vakfe Neye Denir?
Belli zamanlarda bir süre kalmaya vakfe denir. Hacda iki yerde vakfe vardır. Arafat ve Müzdelife’de. Arafat vakfesi farzdır. Müzdelife vakfesi vaciptir.
UMRE
Umre Neye Denir?
İhrama girdikten sonra Kâbe’yi tavaf edip, Safa ve Merve tepeleri arasında sa’y yaptıktan sonra tıraş olup ihramdan çıkmaya umre denir.
Tıraş miktarı erkeklerde başın dörtte biri, kadınlarda ise saçlarının ucundan hafif kesmek suretiyle olur.
KURBAN
Kurban Nedir?
İbadet niyetiyle kurbanlık hayvanı belirli vakitte kesmeye kurban denir.
Kurbanı Kimler Keser?
Müslüman, âkli-baliğ, mukim, hür ve nisap miktarı mala sahip olan her müslümanın kurban kesmesi üzerine vaciptir.
Kurban Ne Zaman Kesilir?
Kurban bayramının ilk üç günü kesilir, birinci günü kesmek evladır. Üçüncü günü güneşin batmasıyla son bulur.
Kurban Hangi Hayvanlardan Kesilir?
Koyun, keçi, sığır, manda ve deveden kurban kesilir. Koyun ve keçi bir kişi tarafından. Sığır, manda ve deve ise yedi kişiye kadar kesilebilir. Koyun ve keçi bir yaşında. Sığır iki yaşında, deve ise beş yaşında olması gerekir.
NOT: Anasıyla yanyana durduğu zaman annesinden farksız olan altı aylık bir kuzu da kurban edilebilir. Keçiler ise mutlaka bir yaşını doldurması gerekir.
Kurbanın Eti Ne yapılmalıdır?
Kurban kesen kimse zengin ise hepsini fakirlere dağıtabilir. Eğer orta halli ise üçe böler birini çoluk-çocuğu, birini eş ve dostu, birini de fakirlere vermek üzere üçe böler. Durumu zayıfsa hepsini de kendisi yiyebilir. Kurbandan maksat kan akıtmaktır.
Derisine gelince o da fakirin hakkıdır. Ya doğrudan fakire verilir veyahutta satılarak bedeli ödenir.
ADAK KURBANI
Adak Kurbanının Etinden Kimler Yiyemez?
Kişinin usul ve füruu yiyemez. Yani kişi kendisi, eşi, çocukları, torunları, annesi-babası, dedesi-nenesi yiyemez. Şayet yiyecek olurlarsa yedikleri etin bedelini fakirlere vermeleri gerekir.
Etleri Yenmeyen Hayvanlar: Yengeç, midye, istakoz, istiridye, kirpi, kaplumbağa, fil, keler, tilki, gelincik, sincap, sansar, kurt, ayı, aslan, kaplan, kedi, köpek, köstepek, maymun, domuz, sümüklü böcek ve haşereler yenmez.
YEMİN
Yemin Neye Denir?
İddia’ya kuvvet kazandırmak amacıyla Allah’ın adını zikretmeye yemin denir. Yemin üç çeşittir. Yemin-i Lağv, Yemin-i Kâmus, Yemin-i Mün’akide.
Yemin-i Lağv : Bilmeyerek, ansızın yapılan yeminlere yemin-i lağv denir. Bu yeminin keffareti yoktur. Sorumluluğu da yoktur.
Yemin-i Kâmus : Bile bile yalan yere yapılan yemindir. Bu yemini yapan kişiler melekler tarafından cehenneme daldırılacağı için yemin-i kâmus denmiştir. Bizzat haksahibi ile helallaştıktan sonra tevbe etmek gerekir. Keffaretle ödemesi mümkündür değildir.
Yemin-i Mün’akide: Geleceği dair, bir işi yapacağına veya yapmayacağına dair yemin eden kişinin yemini bozmasına yemin-i münakide denir. Bu yeminin keffareti vardır.
Yeminin Keffareti Nedir?
1- On fakiri giydirecek.
2- Ona gücü yetmezse on fakiri sabahlı akşamlı doyuracak.
3- Ona da gücü yetmezse üç gün üst üste oruç tutacak.
NOT: Keffaret oruçlarında aralık aranmaz.
SİYER
( Peygamberimizin Hayatı)
İslâmiyetten Önce Arabistan’ın Durumu Nasıldı?
İslâmiyetten önce Araplar taştan, ağaçtan, helvadan yaptıkları putlara tapıyorlardı. Kadınlara değer verilmiyor. Kız çocukları ise diri diri toprağa gömülüyordu. İçki, kumar, fuhuş hülâsa her türlü kötülük alabildiğine çoğalmıştı. İnsanlar pazarlarda mal gibi alınıp satılıyordu. Kısaca insanlık büyük bir felâketin içindeydi.
Peygamberimizin Soyu İle İlgili Bir Hadis Okuyunuz?
Peygamberimiz (s.a.v.) bir hadis-i şeriflerinde “Ben devirden devire, aileden aileye intikal eden Âdemoğulları soyunun en güzelinden yaratıldım.” buyurmaktadır.
Peygamberimizin Soyu Kimden Kime Kadar Uzanır?
Hz. İbrahim’den Hz. Adnan’a kadar uzanır.
Peygamberimizin babası Kureyş kabilesinin Hâşimoğulları soyundandır. Annesi ise Kureyş kabilesinin Zühreoğulları kolundandır.
Peygamberimizin babasının adı Abdullah, annesinini adı Âmine Hâtun, dedesinin adı Abdulmüttalip, nenesinin adı Şifâ Hatun, anneden dedesinin adı Vehb, anneden anneannesinin adı Berre, süt annesinin adı Hâlime, süt kardeşinin adı ise Şeymâ’dır.
Peygamberimiz doğmadan önce iki ay önce babasını, altı yaşında annesini, sekiz yaşında da dedesini kaybetmiştir. Daha sonra amcası Ebû Tâlip’in yanında kalmıştır.
Peygamberimiz Hangi Tarihte ve Nerede Dünya’ya Gelmiştir?
Peygamberimiz milâdi 571 yılında Mekke’de pazartesi günü dünyaya gelmiştir.
Peygamberimiz Nerede ve Hangi Tarihte Vefat Etmiştir?
Peygamberimiz milâdi 632 yılında 63 yaşında Medine’de vefat etmiştir. Şimdi kabri oradadır. Kabrine “Ravza-i Mutahhara” denir.
Peygamberimiz Doğduğu Gece Neler Olmuştur?
1- Kisrâ’nın sarayının ondört sütunu yıkıldı.
2- Mecûsilerin bin yıldır yanmakta olan ateşi söndü.
3- Save gölü kurudu.
4- Susuzluğu ile meşhur olan Semâve deresi sularla doldu taştı.
5- Ebelerden Fatma Hatun “Yıldızlar üzerimize düşecekmiş gibi aşağı sarktı.” diyordu. Her taraf nurlarla dolup taştı.
Bu Olaylar Nelere İşaret Ediyor?
1- İran saltanatının yıkılacağına.
2- Bizans İmparatorluğunun çökeceğine.
3- Putperestliğin ortadan kalkacağına işaret ediyordu ve nitekim de öyle oldu.
Peygamberimize Muhammed İsmini Kim Koymuştur?
Peygamberimize Muhammed ismini gökte melekler, yerde insanlar övsün diye, “Övülmüş” manasına gelen Muhammed ismini dedesi Abdulmuttalip koymuştur.
Peygamberimizin Süt Anneleri Kimlerdir?
Peygamberimiz dünyaya gelince ilk üç gün annesi Âmine validemiz, ondan sonraki iki gün Ebû Leheb’in câriyesi Süveybe validemiz, daha sonrada Mekke havası yeni doğan çocuklara iyi gelmediği için süt annesi Hâlime validemize verilmiş ve o emzirmiştir.
Peygamberimiz Hâlime validemizin yanında dört yıl kaldıktan sonra kendi annesine geri verilmiştir.
Peygamberimiz Ne Zaman Konuşmaya Başlamıştır?
Peygamberimiz (s.a.v.) sekiz aylık iken konuşmuş, dokuz aylıkken de normal bir insan gibi de konuşmaya başlamıştır.
Peygamberimizin Annesinin Vefatını Anlatınız?
Peygamberimiz altı yaşına gelince annesi Âmine validemizle beraber Medine’de bulunan akrabalarını ve babasının kabrini ziyarete gitmişti. Dönüşte Âmine validemiz rahatsızlaştı ve EBVÂ denilen köyde vefat etti. Peygamberimizi oradan annesinin hizmetçisi Ümmü Eymen alarak dedesi Abdulmuttalip’e getirip teslim etti. Peygamberimiz Ümmü Eymen’i her gördüğü yerde “Anneciğim anneciğim” diye hitap ederdi.
Peygamberimiz Çocukluğunda ve Gençliğinde Nerelere Seyahat Etmiştir?
Peygamberimiz ticaret hayatına amcası Ebû Talib’in yanında alışmıştır. Bu nedenle çocukluğunda amcası Ebû Tâlip ile Şam’a, gençliğinde de amcası Zübeyr ile Yemen’e seyahat etmiştir.
Peygamberimizin İlk Hanımı Kimdir, Evliliğini Anlatınız?
Peygamberimizin ilk hanımı Hatice validemizdir. Peygamberimiz yirmibeş yaşına geldiği bir sırada Kureyş’in ileri gelenlerinden dul ve zengin olan Hatice validemizin kervanlarını kira ile götürüp getiriyordu. Hatice validemiz, Peygamberimizin doğruluğunu, dürüstlüğünü ve üstün başarısını görünce bizzat evlenme teklifini kendisi yapmıştır. Evlendikleri zaman Peygamberimiz 25 yaşında idi. Hatice validemiz ise 40 yaşındaydı. Nikahlarını varaka kıydı.
Peygamberimizin Kaç Çocuğu Olmuştur, İsimlerini Sayınız?
Peygamberimizin yedi çocuğu olmuştur. Dördü kız, üçü erkek.
Kızları: Zeynep, Rûkiye, Ümmü Gülsüm, Fâtıma’dır.
Oğlanları: Abdullah, Kâsım ve İbrâhim’dir.
Fâtıma validemiz hâriç diğer altı çocuğu peygamberimizin sağlığında vefat etmişlerdir. Fatıma validemizde Peygamber Efendimizden altı ay sonra vefat etmiştir.
Peygamberimizin Kâbe Hakemliğini Anlatınız?
Kâbe tamir ediliyordu. Sıra Haceru’l-esved taşına gelmişti. Her kabile ben koyacağım diye can atıyordu. Derken içlerinden biri dedi ki: Durun durun size bir teklifim var. Bunu kabul ederseniz kavga ortadan kalkar dedi. Teklîfi ise şu idi: “Yarın mescide en erken gelen kişi aramızda hakem olsun ve bu taşı kimin kaldıracağına o karar versin.” dedi. Sabahleyin mescide ilk gelen de Peygamberimiz oldu. Peygamberimiz kabilelerin ileri gelenlerini çağırarak, hırkasının üzerine koyduğu Haceru’l-Esved taşını bulunduğu yere kadar götürttü. Şimdi ne yapacağız dediler. “Bırakın ona da ben karar vereyim.” dedi. Haceru’l-Esved taşını alarak yerine koydu ve böylece çıkacak olan kavgayı önlemiş oldu.
Peygamberimize Muhammedü’l-Emîn Denilmesinin Sebebi Nedir?
el-Emîn : Güvenilir kişi, demektir. Peygamberimiz de tâ çocukluğundan itibaren son derece doğru ve güvenilir bir kişiliğe sahipti. Bunun üzerine “el-Emîn” unvanını bizzat müşrikler vermişlerdir.
Peygamberimize İlk Vahiy Kaç Yaşında ve Nerede Gelmiştir?
Peygamberimize ilk vahiy 40 yaşında Nûr dağında, Hîra mağarasında gelmiştir. Peygamberimiz 40 yaşına geldiği bir sırada zaman zaman Hîra mağarasına gider orada inzivaya çekilir. Cenab-ı Hakkın yüceliğini düşünürdü. Yine böyle bir Ramazan ayının Kadir gecesinde inzivaya çekildiği bir sırada Cebrâil (a.s.) gelerek “Oku! Yâ Muhammed.” dedi. Peygamberimiz hiç duymadığı bir sesi duyunca korktu. Cebrâil (a.s.) kendisini sıkarak yine “Oku! Yâ Muhammed.” dedi. Peygamberimiz, “Ben okumam bilmem, neyi okuyayım.” deyince, üçüncü defa sıktı. Cebrâil (a.s.) Alak Suresinin ilk beş ayetini okudu. Peygamberimizde anında ezberledi. Kur’an ayetleri böylece inmeye başlamış oldu. Peygamberimiz vahyin gelişini Hatice validemize anlattı, o da onu teselli etti.
Fetret Devri Ne Demektir?
İlk vahiy geldikten sonra bir süre vahiy kesilmiş ve tekrar gelmeye başlamıştı. İşte iki vahiy arasında kalan boşluğa “Fetret Devri” denir.
İlk Vahiy Nasıl Başladı?
Peygamberimiz (s.a.v.) ilk vahiy geldikten sonra insanları üç yıl gizli gizil İslâm’a davet etti. Müslümanların sayısı bu arada otuzu buldu.
İlk Müslümanlar Kimlerdir?
Kadınlardan Hz. Hatice validemiz.
Erkeklerden Hz. Ebûbekir.
Çocuklardan Hz. Ali.
Azatlı kölelerden Zeyd b. Hârise’dir.
Müslümanlar Habeşistan’a Niçin Hicret Ettiler?
Müslümanlar her geçen gün çoğalmaya başlayınca müşriklerde müslümanlara zulümlerine artırdılar. Bu zulümler karşısında inanışlarını daha iyi yaşayabilmek ve müşriklerin zulmünden kurtulmak için Peygamberimizin tavsiyesi ile müslümanlar Habeşistan’a hicret ettiler ve bir nefes aldılar.
Habeşistan’a Hicret Eden Müslümanlar Kaçar Kişiydi?
Birinci Kâfile: Dördü kadın, onbiri erkek olmak üzere onbeş kişiydi. Bu kâfilede Hz. Osman ve eşi Rûkiye validemiz de vardı. İlk hicret nübüvvetin beşinci yılında gerçekleşmiştir.
İkinci Kâfile: Seksen kişiydi. Başlarında Hz. Ali’nin kardeşi Hz. Cafer Tayyar vardı. İkinci hicret nübüvvetin altıncı yılında gerçekleşmiştir.
Habeşistan Kralı Necâşi Müslümanlara Nasıl Davrandı?
Mekkeli müşrikler müslümanların Habeşistan’a hicret ettiklerini öğrenince Habeşistan’a gidip Habeşistan Kralı Necâşi’den onları geri vermesini istediler. Necâşi, onları ve ardından da müslümanları dinledikten sonra müslümanları haklı gördü ve bir çizgi çizerek, “Sizinle bizim aramızda şu çizgi kadar bir fark vardır.” dedi ve “Ülkemde dilediğiniz kadar kalabilirsiniz ve size kimse dokunamaz.” dedi.
Açıktan İslâm’a Davet Nasıl Olmuştur?
Peygamberimiz üç yıl süren gizli davetten sonra “En yakın akrabalarını uyar.” hitabı gelince, akrabalarını evinde toplayarak bir yemek verdi. Allah’tan aldığı emir ve yasakları onlara anlattı. Hemen Ebû Leheb ayağa kalkarak “Bizi buraya bunun için mi çağırdın?” diyerek karşı çıktı ve topluluğu dağıttı. Daha sonra Peygamberimiz Safâ tepesine çıkarak tüm Mekke halkına seslendi. Onun sesini duyanlar toplandılar. Peygamberimiz: “Şu dağın arkasında bir düşman ordusunun hazır olup, şu anda size saldırıya geçeceklerini söylesem, bana inanır mısınız?” dedi. Onlarda hep birden: “İnanırız! Yâ Muhammed, çünkü sen yalan söylemezsin.” dediler. bunun üzerine Peygamberimiz: “Allah birdir, ondan başka ilah yoktur, insanlar dünyadaki hayatından ahirette hesaba çekilecektir. Geliniz taştan, ağaçtan yapmış olduğunuz putlara tapmayınız. Bir olan Allah’a ibadet ediniz.” diye telkinde bulundu. Ebû Leheb yine kırıcı sözler söyledi. Toplantıya katılanlar dağıldı ve bundan da bir sonuç alınamadı. Fakat açıktan İslâm’a davet böylece başlamış oldu.
Müşriklerin Eziyetleri Karşısında Müslümanlar Ne Yapmıştır?
Müşriklerin ele başlarından Ümeyye bin Halef, Bilâl-i Habeşî’yi kızgın kumlara yatırıp, göğsüne taşlar bastırmış, uzun süre güneşin altında tutmuş, o yine inancından bir an bile olsa taviz vermemiştir. Yine boynuna ipler takarak Bilâl-i Habeşî’yi Mekke sokaklarında sürüklemiş, Bilâl-i Habeşî ise “Allah birdir, ondan başka ilah yoktur, Hz. Muhammed (s.a.v.)’de onun kulu ve Rasûlü’dür.” diye haykırmaya devam etmiştir.
Daha sonra Bedir savaşında Ümeyye bin Halef’i yerde gören, Bilâl-i Habeşî onu öldürerek ondan intikamını almıştır. Demek ki kimsemin ettiği yanına kâr kalmıyor.
Ayrıca Ammar bin Yâsir kumlara yatırılarak bayılıncaya kadar dövülüyor. Annesi Sümeyye Hatun, Ebû Cehil tarafından hançerleniyor ve böylece İslâm’da ilk şehit kadın Sümeyye Hatundur. Babası Yasir’de müşriklerin işkenceleri ile can veriyor.
Müşriklerin Ele Başları Kimlerdir?
Ebû Cehil
Ebû Leheb
As bin Vâil
Veldi bin Muğire
Utbe bin Rebia
Umeyye bin Halef
Übey bin Halef ve daha birçokları…
Kureyşin İslâm’a ve Müslümanlara Düşman Olmasının Sebebi Nedir?
İslâm dini sınıf farkını ortadan kaldırıyordu. Köle ile efendiyi bir tutuyordu. Bu ise Arapların işine gelmiyordu.
İslâm dini puta tapıcılığı ortadan kaldırıyordu. Müşrikler ise putlarla geçimini sağlıyorlardı. Bu da onların işine gelmiyordu.
Arapların ticâret merkezi Mekke idi. Puta tapıcılık ortadan kalkınca ticaret hayatları da sönecekti.
Araplarda öteden beri kabile reisliği yarışı vardı. Çok malı olan çok çocuğu olan reis olurdu. İslâm dini bunu da ortadan kaldırınca müşrikler İslâm’a ve müslümanlara düşman oldular.
Ebû Talip, Peygamberimizi Nasıl Korumuştur?
Peygamberimizle başa çıkamayacaklarını anlayan müşrikler, “Ya yeğenin bu davadan vazgeçsin veyahutta sen onu himaye etmekten vazgeç” diyerek Ebû Talib’e başvurdular. O da yeğenim gel bu davadan vazgeçiver bak beni tehdit ediyorlar sonra ihtiyarladım benim gücüm kalmadı dedi. Bunun üzerine Peygamberimiz: “Amca! Eğer güneşi sağ elime, ayı da sol elime koyacaklarını bilsem ben bu davadan vazgeçmem bu dava hak davadır dedi. Yeğeninin üzüldüğünü gören Ebû Tâlib “Yeğenim sen üzülme. Ben sağ olduğum müddetçe sana kimse bir şey yapamaz” diyerek gönlüne su serpti.
Ebû Tâlib, Peygamberimizi ömrü boyunca himaye etmiştir. Peygamberimizin öz amcasıdır ve Hz. Ali ve Hz. Câfer’in babasıdır. Peygamberimize açıktan iman etmemiştir, ama onu son demlerine kadar himâyeye devam etmiştir.
Hz. Hamza’nın Müslüman Oluşunu Anlatınız?
Peygamberliğin 6 ncı yılı idi. Günlerden birgün Peygamberimiz Safa tepesine çıkmış oturuyordu. Oradan geçmekte olan Ebû Cehil, Peygamberimize hakaretler savurdu. Terbiyesiz hareketlerde bulundu. Peygamberimiz ise hiç karşılık vermedi. Bu durumu gören bir kadın, avdan dönmekte olan amcası Hz. Hamza’ya durumu anlattı.
Hz. Hamza ise henüz müslüman olmamıştı. Derhal müşriklerin toplandıkları meclise giderek, benim yeğenime hakaret eden sen misin? Diyerek yayını çıkartıp Ebû Cehil’in kafasını parçaladı ve Ebû Cehil müslüman olur korkusuyla ona hiç karşılık vermedi. Daha sonra Peygamberimizin yanına gelerek “Üzülme sen yeğenim! Ben, o Ebû Cehil’in kafasını parçaladım” dedi.
Peygamberimiz: “Amca! Müslüman olursan ancak beni memnun edersin” dedi. O da kelime-i şahadet getirerek müslüman oldu. Hz. Hamza 39 ncu müslümandır.
Hz. Ömer’in Müslüman Oluşunu Anlatınız?
Dârun Nedve’de toplanan müşrikler, Peygamberimizi öldürene yüz deve mükâfat vereceklerini açıkladılar. Bunun üzerine Peygamberimizi öldürmek için Hz. Ömer yola çıktı. Yolda Nuaym isminde birine rastladı.
Nuaym, nereye gittiğini Hz. Ömer’den sorunca o da: “Muhammed’i öldürmeye gittiğini” söyledi.
Nuaym: “Yâ Ömer! Çok zor bir işe girişmişsin” demesi üzerine Hz. Ömer kılıcını çekerek “Sende mi müslüman oldun” diyerek Nuaymin üzerine yürüdü. O da: “Yâ Ömer! Sen benimle uğraşacağına eniştenle kız kardeşin Fatımaya bak, onlarda müslüman oldular” dedi. Bunun üzerine, öyleyse “Gideyim önce kendi nâmusumu temizleyeyim” dedi ve eniştesinin evine varınca Kur’an okuduklarını dışarıda duydu. Onlarda Hz. Ömer’in geldiğinden haberdar olunca, Kur’an-ı ortadan kaldırarak kapıyı açtılar. Bundan sonra Hz. Ömer, onlara saldırdı ve eniştesini yere serdi. Bunu gören kız kardeşi: “Yâ Ömer! Bizi dövebilirsin, yok edebilirsin ama kalbimizdeki imanımızı yok edemezsin, buna gücün yetmez” deyince, Hz. Ömer kendinden geçti. “Nedir o okuduğunuz getirin bir daha okuyun” dedi. Getirdiler ve Kur’an-ı okuyamaya başladılar, o iyice kendinden geçti ve beni Peygamberimize götürün, dedi. Ömer’in geldiğini gören ashab-ı kiram telâşa kapıldılar.
Peygamberimiz telaşa gerek yok dedi ve ashabı yatıştırdı. Ömer geldi ve Peygamberimizin önünde diz çöktü kelime-i şahadet getirdi ve müslüman oldu. Hz. Ömer 40. Müslümandı.
Hz. Ömer: “Yâ Rasulullah! Kaç kişi olduk” diye sordu.
Peygamberimiz: “Hamza 39 ncu, sen ise 40 ncı müslümansın” buyurdu.
Hz. Ömer: “Öyle ise daha ne duruyoruz? Çıkalım Mekke sokaklarına müslüman olduğumuzu haykıralım” dedi ve çıktılar Hz. Ömer şöyle haykırıyordu: “Ben, Hattab oğlu Ömerim. Kadınlarını dul, çocuklarını yetim bırakmak isteyenler çıksın karşıma, bende müslüman oldum” diye Mekke sokaklarını çınlatıyordu. Herkes hayret ediyordu bu Ömer değil mi nasıl olurda müslüman olur, halbuki o, Muhammed’i öldürmeye gitmişti diyor ve gözlerine inanamıyorlardı. Ama kalpler Allah’ın elindeydi. “İki Ömer’den birini bana yardımcı kıl” diye dua eden Peygamberimizin duası Ebû Cehil’e değil, Hz. Ömer’e nasip olmuştu.
Hz. Ali’nin Müslüman Oluşunu Anlatınız?
Günlerden birgün çocuk yaşta olan Hz. Ali Efendimiz, Peygamberimizi namaz kılarken görünce sordu: Amca sen böyle ne yapıyorsun? Peygamberimiz de: “Beni yaratan Rabbime ibadet ediyorum” cevabını verdi. O da: Öyle ise bende beni yaratan Rabbime ibadet etmeliyim” dedi. Ve müslüman oldu. Sen müslüman olurken anne ve babana danıştın mı diyenler, beni yaratan Rabbim beni yaratırken anne ve babama danıştı mı ki ben müslüman olurken onlara danışayım diye cevap verdi.
Boykot Antlaşmasını Kısaca Anlatınız?
Peygamberliğin 7 nci yılı Hz. Hamza ve Hz. Ömer’in müslüman oluşundan sonra müşrikler, Darunnedve de bir karar aldılar. Bu kararlar şunlardır: Müslümanlarla konuşulmayacak, kız alıp-verilmeyecek, alış-veriş yapılmayacak, kısaca her türlü ilişki kesilecekti. Bu kararları uyguladılar ve müslümanlar çok sıkıntı çektiler. Boykot kararı üç yıl sürdü.
Anlaşmayı yazan Mansur bin İkrime’nin de eli kurudu. Daha sonra antlaşmanın bozulmasıyla müslümanlar rahat bir nefes aldılar.
Hüzün Yılı Nedir, Açıklayınız?
Nübüvvetin 10 ncu yılında boykot kararının son bulmasıyla müslümanlar biraz nefes almışlardı. Tam bu sırada Ebû Talib ile Hz. Hatice validemiz peşpeşe üç gün arayla vefat ettiler. Peygamberimiz ve diğer müslümanlar çok üzüldüler. İşte bu sebepledir ki bu yıla hüzün yılı denilmiştir.
Peygamberimizin Tâif Yolculuğunu Anlatınız?
Peygamberimiz, âzatlı kölesi Zeyd bin Harise’yi de yanına alarak Tâif halkını İslâm’a davet etmek için Tâif’e gitmişti. Tâif halkı İslâm’ı kabul etmediği gibi Peygamberimizi taş yağmuruna tuttular. Geçeceği yollara dikenler serptiler. Peygamberimizin ayakları kan revan içinde kaldı. Dönüşte bir üzüm bağının kenarında dinlenen Rasûlullah (s.a.v.)’e bir hıristiyan köle üzüm getirdi ve orada müslüman oldu. Cebrâil (a.s.) gelerek: “Yâ Rasûlullah! Şu anda istersen bu kavmi helak edeyim” deyince Peygamberimiz şöyle dua etti: “Allahım, Sen bu kavme hidayet nasip eyle. Bunlar benim kim olduğumu bilmiyorlar, eğer bilselerdi bunu yapmazladır” buyurdu. Üzüntü içinde Mekke’ye döndüler ve Mekke yakınlarında bir grup cinle karşılaştı onlarda Peygamberimizden Kur’an dinlediler. Onun için Peygamberimiz hem cinlerin ve hem de insanların peygamberidir.
Akabe Biatları Hakkında Bilgi Veriniz?
Birinci Akabe Biatı : Nübüvvetin 12 nci yılında olmuştur. Medine’den gelen 12 kişilik bir grup Mekke dışında Akabe denilen yerde Peygamberimizle görüştüler.
Şu konularda Peygamberimize söz verdiler:
- Allah’a şirk koşmayacaklarına.
- Hırsızlık yapmayacaklarına.
- Yalan ve iftiradan sakınacaklarına.
- Peygamberimize karşı gelmeyeceklerine.
İkinci Akabe Biatı : Nübüvvetin 13. Yılında olmuştur. 75 kişilik bir gruptu. 2’si kadın, 73’ü erkekti. Onlarda aynı şekilde Peygamberimize söz verdiler. Buna da 2 nci akabe biatı denir.
Akabe Biatları Hangi Konuda Bir dönüm Noktasıdır?
Akabe biatları İslâm’ın yayılması hususunda bir dönüm noktası olmuştur.
Mirac Mucizesini Kısaca Anlatınız?
Mirac, hicretten birbuçuk yıl önce, Recep ayının 27. Gecesi meydana gelmiştir. Bu gecede, Peygamberimiz Mecsid-i Haram’dan Kudüs’teki Mescid-i Aksaya, oradan yedi kat göklere oradan da Sidre-i Münteha’ya gitmiş, Cenab-ı Hak’la perdesiz olarak görüşmüş ve aynı gece Mekke dönmüştür. Bu olaya mirac mûcizesi denir.
Mirac Hediyeleri Nelerdir?
- Beş vakit namaz.
- Âmenerrasûlü.
- Allah’a şirk koşmayan günahkâr mü’minlerin tövbe ettikleri takdirde
cennete gireceği müjdesi veriliyordu.
Hz. Ebûbekir’e “Sıddîk” Unvanının Verilmesi.
Peygamberimiz mirac hadisesini anlatınca, müşrikler kabul etmediler. Hz. Ebûbekir’e giderek “Senin arkadaşın Muhammed bu gece Mescid-i Haramdan, Mescid-i Aksaya oradan da yedi kat göklerin ötesinde Rabbisiyle görüştüğünü ve aynı gece geri geldiğini” söylüyor. Sen buna ne dersin? dedikleri zaman Hz. Ebûbekir: “Ben buna ve bundan da ötesine inanırım, zirâ o söylemişse doğru söylemiştir” cevabını verdi. Bundan dolayı tasdik edici manasına gelen “Sıddîk” ünvanı Hz. Ebûbekir’e verildi.
Hicret Ne Demektir, Açıklayınız?
İslâm tarihinde Peygamberimizin Mekke’den Medine’ye göç etmesine hicret denir. Hicret 622’de vukû bulmuştur. Hicret Hz. Ömer döneminde hicrî takvimin başlangıcı olarak kabul edilmiştir.
Peygamberimizin Mekke’den Medine’ye Hicret Etmesinin Sebebini Açıklayınız?
Müşriklerin, müslümanlar üzerindeki baskıları artması üzerine Peygamberimiz ve ashabı Mekke’den Medine’ye hicret etmişlerdir.
Peygamberimizin Mekke’den Medine’ye Hicret Edişinin Amacı Ne İdi?
Peygamberimiz Medine’de güçlenip, Mekke’yi fethetmek için Medine’ye hicret etmiştir.
Hicret Olayını Anlatınız?
Müşriklerin, Dârunnedve de almış oldukları karara göre her kabîleden bir genç Peygamberimize saldırarak ve böylece onu öldüreceklerdi. Peygamberimiz yatağına Hz. Ali’yi yatırdı. Yâsin sûresini okuyarak müşriklerin arasından çıktı gitti ve onu göremediler.
Peygamberimizin hicret arkadaşı Hz. Ebûbekir Efendimizdi. Sabah oldu yatakta Hz. Ali’yi gören müşrikler şaşkına döndüler. Peygamberimiz Hz. Ebûbekir ile Sevr mağarasına vardılar. Orada üç gün kaldılar. Müşrikler mağaranın önüne geldiklerinde gördüler ki, mağaranın ağzını örümcek örmüş, bir güvercin de yuva yapmış. Bunun üzerine müşrikler orada olmadıkları kanaatına vararak çekip gitmişlerdir.
İz tâkipçisi Sürâka, Peygamberimize yaklaştığı anda atının ayakları kuma saplanmış ve çıkaramayacağını anlayınca da Peygamberimizden özür dilemiş ve geri dönüp gitmiş önüne gelenlere de “Bu taraflarda yoklar” diye cevap vermiştir. 14 günlük bir yolculuktan sonra Kûba köyüne varmışlar orada 10 gün kalarak Mescid-i Kubâ’yı inşa etmişlerdir. Bu mescid yapılırken Peygamberimiz aynen bir amele gibi çalışmıştır.
İlk Cuma Namazı Nerede Kılınmıştır?
İlk Cuma namazı “Ranuna Vadisi”nde kılınmıştır.
Peygamberimiz Medîne’de Nasıl Karşılandı?
Peygamberimiz, Medine’de büyük bir bayram sevinci içerisinde karşılandı. Ebû Eyyüb el-Ensârî Hazretlerinin evinde altı ay misâfir kaldı.
Ebû Eyyûb el-Ensârî Hazretleri İstanbul’u fethetmek için 80 yaşında iken İstanbul’a gelmiş ve orada şehit düşmüştür. Kabri Eyyûb Camiinin avlusundadır.
Mescid-i Nebevî Nedir?
Peygamber mescididir.
Peygamberimiz, Medîne’ye hicret edince, hemen bir mescid yapılmasını emretmiş ve kendisi de bir amele gibi çalışmış ve böylece mescidi nebevî’yi yaptırmıştır.
Muhacir ve Ensar Kime Denir, Açıklayınız?
Muhacir: Mekke’den Medine’ye hicret eden müslümanlara denir.
Ensar: Muhacirlere yardım eden Medîneli müslümanlara denir.
Ensar İle Muhacirler Arasında Nasıl Bir Kardeşlik Tesis Edilmiştir?
Peygamber Efendimiz, muhacirlerden her birini bir ensarla kardeş yapmıştır. Hz. Ali’yi de bizzat Peygamberimiz kendisi kardeş kabul etmiştir. Ensar neyi varsa muhacirlerle paylaşmış ve böylece dünyanın en büyük kardeşliği tesis edilmiştir.
Ashab-ı Suffa Ne Demektir, Bu Konuda Bilgi Veriniz?
Mescid-i Nebevî’nin bir tarafında üstü kapalı olarak yapılan yere “Suffa”, burada barınan sahâbilere de “Ashab-ı Suffa” denir.
Suffa okulunda bulunan sahabilerin sayısı 70-80 kadardı. Bunlar ashabın fakir olan gençleriydi. Burada yetişenler, İslâm dinini, Kur’an-ı ve hadis-i şerifleri en iyi şekilde kavrayan büyük çapta âlimlerdir.
Örneğin: Ebû Hüreyre, Peygamberimizden en çok hadis rivayet eden bir sahabîdir. Suffa okulunda yetişmiştir.
Kadınlardan ençok hadis rivayet edin ise, Hz. Âişe Validemizdir.
Özetle söylersek: Suffa okulunda yetişen alimler, İslâmiyetin yayılmasında ve dinimizin öğretilmesinde önemli görevler yapmışlardır.
Peygamberimizin Katıldığı Üç Büyük Savaş Hangileridir?
Bedir Savaşını Anlatınız?
Bedir savaşı, hicretten iki yıl sonra Bedir kuyularında, müslümanlarla müşrikler arasında olmuştur. Müslümanlar 305 kişiydi. Kâfirler ise 1000 kişiydi. Bu savaşta müslümanlar 14 şehit verdiler. Kâfirler ise 70 ölü, 70’de esir verdiler. Zafer müslümanların oldu.
Peygamberimiz, esirlere iyi muamele etti. On çocuğa okuma yazma öğretenler serbest bırakıldı. Ayrıca dört bin dirhem verenlerde serbest bırakıldılar. Peygamberimizin amcası Hz. Abbas da dört bin dirhem vererek kurtulanlardandır.
Müşriklerin ele başlarından başka Ebû Cehil olmak üzere 25 tanesi savaşta ölmüştür.
Uhud Savaşını Anlatınız?
Uhud savaşı, hicretin 3. Yılında Uhud dağı eteklerinde müslümanlarla müşrikler arasında olmuştur. Müslümanlar 700 kişiydi. Kâfirler ise 3000 kişiydi.
Peygamberimiz “Savaşı kaybetsek de, kazansak da buradan ayrılmayın” diye AYNEYN geçidine 50 okçu yerleştirmişti. Savaş başladı müslümanlar galip geldiler, okçular bunu görünce yerlerini terkettiler. Kâfirler de dağın arkasından dolaşarak müslümanları bozguna uğrattılar. Tekrar müslümanlar toplandılar ama iş işten geçmişti.
Bu savaşta, başta Peygamberimizin amcası Hz. Hamza olmak üzere müslümanlar 70 şehit verdiler. Kâfirler ise 22 ölü verdiler. Peygamberimizin mübârek yüzü yaralandı. Abdullah bin Kamie’nin attığı bir taşla mübârek dişi şehid oldu. Bu diş şimdi Topkapı sarayındadır.
Uhud savaşından çıkaracağımız en büyük ders ise şudur:
Büyük sözü dinlemediğimiz takdirde, büyük kayıplar vereceğimizi hiç bir zaman unutmamalıyız.
Hendek Savaşını Anlatınız?
Hendek savaşı, hicretin 5 nci yılında, müslümanlarla müşrikler arasında hendek kazarak yapılmıştır. Bu savaş Medîne yakınlarında yapılmıştı. Hendek kazma teklifini İranlı Selman-ı Fârisi teklif etmiştir. Hendeğin eni dokuz metre, derinliği dört buçuk metre, uzunluğu ise beşbuçuk kilometredir. Savaş yirmiyedi gün karşıdan karşıya ok atmak şeklinde devam etmiştir. Müslümanlar çok sıkıntı çekmişler. Namazlarını bile nöbetleşe zor kılmışlar. Nihayet kâfirler tarafında şiddetli bir kasırga esmiş. Kâfirler çareyi kaçmakta bulmuşlar. Ganimetler ise müslümanlara kalmıştır. Şimdi ashabın nöbetleşe namaz kıldığı yerlerde yedi tane mescid yapılmış ve buraya yedi mescid denilmiştir.
Bu savaşta müslümanlar 3000 kişi, kâfirler ise 10.000 kişiydi. Zafer müslümanların oldu.
Hudeybiye Antlaşmasını Anlatınız?
Hicretin 6 ncı yılında Mekke’den Medine’ye göç eden muhacirler öz vatanları olan Mekke’yi ve dolayısıyla Kâbe’yi özlemişler ve bir ziyâret yapmak istiyorlardı. Peygamberimiz 1400 kişilik bir grupla yola çıktı. Bunu haber alan müşrikler, müslümanları Mekke’ye sokmamak için karar aldılar. Müslümanlar “Hudeybiye” denilen yerde durarak Hz. Osman’ı elçi olarak gönderdiler. Uzun süren görüşmelerden sonra bir antlaşma yaptılar. Bu antlaşmaya “Hudeybiye Antlaşması” denir.
Hudeybiye Antlaşmasının Şartlarını Sayınız?
1- Müslümanlar antlaşmaya göre o yıl Kâbe’yi ziyaret edemeyecekler.
2- Gelecek yıl ziyaretlerini yapabilecekler. Yalnız Mekke’de üç günden fazla kalamayacaklar.
3- Müslümanlar Mekke’ye gelirken silahsız gelecekler.
4- Mekke’den bir şahıs müslüman olurda Medine’ye gidecek olursa geri verilecek. Bunun zıddı olursa geri verilmeyecektir.
5- Çevredeki Arap kabileleri ise diledikleri tarafa geçebileceklerdi.
Bu antlaşma, görünüşte müslümanların aleyhine gibi görülüyorsa da sonuç müslümanların lehine dönüşmüştür.
Peygamberimiz Hangi Devlet Başkanlarına İslâm’a Davet Mektubu Göndermiştir?
Peygamberimiz Habeşistan, Mısır, Bizans, Bahreyn, Umman ve İran devlet başkanlarına davet mektubu göndermiştir.
Bu hükümdarlardan Habeşistan kralı müslüman olmuş, Bizans ve Mısır hükümdarları iyi davranmış, hatta Mısır hükümdârı “Mâriye” validemizi Peygamberimize hediye olarak göndermiştir. İran hükümdarı ise, Peygamberimizin gönderdiği mektubu yırtıp atarak, elçiye iyi davranmamıştır.
Cilveyi Rabbâni’yi bakınız ki, bu hükümdar aradan çok geçmeden oğlu tarafından öldürülmüş ve Peygamberimize yaptığı saygısızlığın cezasını çekmiştir.
Hayber’in Fethini Anlatınız?
Hayber, hicretin 6 ncı yılında fethedilmiştir. Hayber, Suriye yolu üzerinde bir yahûdi merkezi idi. Burada yedi tane kale vardı. Hayber yahûdileri Medine’ye saldırmak için hazırlık yapıyorlardı. Peygamberimiz elçi göndermişse de kabul etmediler. 1600 kişilik bir ordu ile Peygamberimiz Hayber’e gitti. Yahudiler kalelerine kapandılar. On gün süren şiddetli çatışmalardan sonra kaleler birer birer alındı. Hz. Ali bu savaşta büyük kahramanlıklar göstermiştir.
Bu savaşta müslümanlar 10 şehid verdiler. Kâfirler ise 93 ölü verdiler. Çaresiz kalan yahûdiler teslim oldular ve zafer müslümanların oldu.
Kaza Umresini Anlatınız?
Hudeybiye antlaşmasından bir yıl sonra yani hicretin 7 nci yılında Peygamberimiz ikibin kişilik bir orduyla Mekke’ye geldiler. Kâbe’yi görünce “Tekbir” getirdiler. Usûlüne uygun olarak Kâbe’yi tavaf yaptılar. Safa ve Merve tepeleri arasında sa’y yaptılar. Tıraş olup ihramdan çıktılar. Ertesi gün öğle namazına tekrar Kâbe’ye geldiler. Bilâl-i Habeşi o yanık sesiyle bir ezan okudu. Cemaat halinde namazlarını huşû içerisinde kıldılar.
Bu ziyâret sırasında müslümanların temizliği, güzel ahlakı, müşrikler üzerinde çok olumlu etkiler yaptı. Müslümanlara karşı içlerinde bir sevgi uyanmaya başladı. Bununla da kalmayıp, Kureyşin ileri gelenlerinden Hâlid bin Velîd ile Amr bin As Medine’ye gelerek müslüman oldular.
Mekke’nin Fethini Anlatınız?
Mekkeli müşrikler, Hudeybiye antlaşması kendi istedikleri doğrultuda netice vermeyince, antlaşmaya göre hareket etmemeye başladılar. Bunun üzerine antlaşmaya bağlı kalmaları için Peygamberimiz elçi gönderdiyse de aldırış etmediler. Hicretin 8 nci yılında Peygamberimiz onbin kişilik bir orduyla dört koldan Mekke’ye girdi. Kimse karşı koyamadı. Herkes evine çekildi. Kan dökülmeden Mekke fethedildi. Kâbe putlardan temizlendi. Bilâl-i Habeşî, Kâbe’nin damına çıkarak yanık sesiyle bir ezan okudu. Peygamberimiz de orada toplanan müslümanlara muhteşem bir hutbe okudu. Böylece Mekke fethedilmiş oldu.
Peygamberimiz o muhteşem hutbesinde şöyle buyuruyordu:
“Ey Kureyş topluluğu! Bugün hakkınızda ne yapacağımı düşünüyorsunuz deyince, onlar: Sen asil ve şerefli bir insansın, dediler. Peygamberimiz burada Rahmet Peygamberi olduğunu bir kez daha gösterdi. Bugün sizi kınamak yok. Hepiniz serbestsiniz, dedi ve hepsini affetti. Mekke’yi fetheden o eşsiz insan gönülleri de fethetti. Önce erkekler, sonra kadınlar gruplar halinde fevc fevc İslâm’a girdiler ve müslüman oldular.
Huneyn Savaşını Anlatınız?
Hicretin 8 nci yılında Mekke’nin fethinden sonra sıranın kendi putlarına geleceğini sezen Hevazin kabilesi, müslümanlarla savaşmaya karar verdiler. Düşman ordusu 20.000 kişiydi. Müslümanlar ise 12.000 kişiydi. Düşman ordusu müslümanları dar bir boğazda bastırdı ve bir anda Peygamberimizin etrafında kimse kalmadı. Peygamberimiz dağılan orduya bağırarak geri topladı ve hücuma geçtiler. Bu amansız saldırı karşısında düşman ordusu ne yapacağını bilemedi ve çareyi kaçmada buldular. Düşman ordusu savaş alanında çok sayıda esir, binlerce deve, koyun ve gümüş bıraktılar. Böylece zaferi müslümanlar kazanmış oldu.
Evtas Savaşını ve Tâif Kuşatmasını Anlatınız?
Müslümanlar, Huneyn savaşından kaçan düşman ordusunu Evtas denilen yerde yakaladılar ve yere serdiler. Düşman ordusu artık bir daha toparlanamadı. Bu savaşta müslümanlar 4 şehid verdiler. Kâfirler ise 70 ölü verdiler.
Tâif kuşatmasına gelince: Huneyn savaşından kaçan Mâlik bin Avf, Tâif kalesine sığındı. Müslüman ordusu Tâif kalesini kuşattıysa da kale çok sağlam olduğu için bir sonuç alamadılar. Kuşatma bir ay kadar sürdü, sonunda müslümanlar bırakıp gitti. Onlarda daha sonra puta tapmaktan vazgeçerek müslüman oldular.
Peygamberimiz yeni müslüman olan Mekkelilere dinlerini öğretmek için Muaz bin Cebel’i Mekke’de bırakarak Medîne’ye döndü.
Tebük Seferini Anlatınız?H. 8, M. 630
Tebük, Medîne ile Şam arasında bir yerdedir. Mekke’nin fethinden sonra İslâm dini hızla yayılmaya başlayınca Bizans İmparatoru bunu önlemek için müslümanlarla savaşmaya karar verdi.
Peygamberimiz de 30.000 kişilik bir ordu hazırlayarak Tebük’e yürüdü. Uzun süren bir yolculuktan sonra İslâm ordusu Tebük’e ulaştı. Tebük halkı müslümanlarla çarpışmaya cesaret edemediler ve kalelerine sığındılar. Savaş yapmaya gerek kalmayınca, düşman sindirilmiş ve beklenen sonuç elde edilmiş oldu. Bu savaşta Hz. Ebûbekir ve Hz. Osman ordunun donanımı için büyük yardımlar yaparken, kadınlar da süs eşyalarını vererek destekte bulundular.
Peygamberimizin Savaşlarının Özelliklerini Anlatınız?
1- İslâm dini barış dini olduğu için, Peygamberimizin savaşları saldırı amacına yönelik değildir.
2- Peygamberimizin yaptığı savaşlar, düşman saldırılarını önlemek içindir.
3- Peygamberimizin yaptığı savaşlar, Allah’ın (c.c.) adını yüceltmek, müslümanların dinlerini, canlarını ve mallarını korumak amacıyla yapılmıştır.
Hz. Ebûbekir’in Hac Emirliğini Anlatınız?
Hicretin 9 ncu yılı Hac mevsiminde Peygamberimiz, hacca gitmek için toplanan 300 kişi ile Hz. Ebûbekir’i hac emiri olarak tâyin etti, arkasından da Hz. Ali’yi gönderdi. Hz. Ali haccın nasıl yapılacağını anlattı. Bundan sonra puta tapanların hac yapması, Kâbe’nin çıplak olarak tavaf edilmesi yasaklanmıştır. İslâm tarihinde ilk defa usûlüne uygun olarak yapılan hac, Hz. Ebûbekir’in hac emirliğinde yapılmıştır.
Veda Hutbesi ve Veda Haccından Bahsediniz?
Hicretin 10 ncu yılında Peygamberimiz, ahiret yolculuğunun yaklaştığın anlayınca, Arafat’ta 124.000 müslümana hutbe okumuştur. Bu hutbeye Veda Hutbesi, o yıl ki yaptığı hacca da Veda Haccı denir. Peygamberimiz ömründe bir hac ve iki umre yapmıştır.
Veda Hutbesinde Yer Alan Hükümleri Kısaca Sayınız?
1- Allah katında hiçbir insanın diğerine karşı bir üstünlüğü yoktur. Üstünlük ancak takvadadır.
2-İslâmiyetten önceki câhiliyye adetleri kaldırılmıştır.
3- Emanetler ehline verilmelidir.
4- Faizin her türlüsü haramdır.
5- Kan davaları kaldırılmıştır.
6- Erkekler ve kadınlar, birbirlerinin haklarına riâyet etmelidirler, kendilerini zinadan koruyacaklar.
7- Bütün müslümanlar kardeştir. Din kardeşinin hakkına tecavüz etmek haramdır.
8- Hizmetçilere iyi davranınız onların haklarını gözetiniz.
Peygamberimizin Hayatını Özetleyiniz?
Peygamberimiz;
- a) 571 yılında doğdu.
- b) 610 yılında peygamber oldu.
- c) 622 yılında hicret etti.
- d) 632 yılında Allah’ın (c.c.) Rahmetine kavuştu.
23 yıllık Peygamberlik hayatının 13 yılı Mekke’de 10 yılı da Medine’de geçmiştir. Vefat edince, cenazesini Hz. Ali yıkadı. Hz. Ebûbekir de namazını kıldırdı.
Sahabe Kime Denir?
Sahabe : Peygamberimizi gören ve onun sohbetine katılan müslümanlara “Sahabe” denir. Sahabeleri görenlere de “Tâbiin” denir.
Peygamberimizin Müezzini Kimdir?
Peygamberimizin müezzini Bilâl-i Habeşi’dir.
Peygamberimizin Hanımları Bizim Neyimiz Olurlar?
Peygamberimizin hanımları, bizim annelerimiz olurlar.
Dört Büyük Halifeyi Sayınız?
1- Hz. Ebûbekir
2- Hz. Ömer.
3- Hz. Osman.
4- Hz. Ali.
Aşere-i Mübeşşereyi Sayınız?
Aşere-i Mübeşşere : Dünyada iken cennetliklerle müjdelenen şu on kişiye denir. Bunlar şunlardır:
1- Hz. Ebûbekir.
2- Hz. Ömer.
3- Hz. Osman.
4- Hz. Ali.
5- Hz. Talha bin Ubeydullah.
6- Hz. Zübeyir İbn-i Avvam.
7- Hz. Abdurrahman bin Avf.
8- Hz. Sâd bin Ebî Vakkas.
9- Hz. Sa’d bin Zeyd.
10- Hz. Ebû Ubeyde bin Cerrah’tır.
Peygamberimizin Hanımlarının İsimlerini Sayınız?
1- Hz. Hatice.
2- Hz. Sevde.
3- Hz. Aişe.
4- Hz. Zeyneb binti Cahş.
5- Zeyneb binti Huzeyme.
6- Hz. Ümmü Habibe.
7- Hz. Hafza.
8- Hz. Cüveyriye.
9- Hz. Meymune.
10- Hz. Ümmü Seleme.
11- Hz. Mâriye.
Peygamberimizin Birden Çok Evlenmesinin Sebebi Nedir?
İlk önce, Peygamberimiz kadınlar arasında İslâm’ın yayılmasını sağlamak amacıyla evlenmiştir.
İkinci olarak, savaşlarda kocası ölen kadınları sâhipsiz kalmaktan kurtarmak amacıyla birden çok evlenmiştir.
Daha bizim bilmediğimiz birçok hikmetleri olabilir. Bunu hiç kimsenin istismar konusu yapmaya hakkı yoktur.
NOT: Dört Halifeden;
Hz. Ali ve Hz. Osman Peygamberimizin damadı.
Hz. Ebûbekir ve Hz. Ömer’de kayınpederi olurlar.
KUR’AN-I KERİMDE YAHUDİLER VE HIRİSTİYANLAR
Diyânet Yayınları
Dr. M. Fatih KESLER
YAHUDİLİK: Hz. Musa bu dinin kurucusu sayılır, bu yüzden bu dine Musevilik de denir. Bu isimler çeşitli şekillerde açıklanmaktadır. Yahudilik ahde dayanan ve yaşayan ilâhi kaynaklı dinlerden sayılmaktadır. Ve ön önemli özelliği İsrâil oğulları ile Yüce Allah arasındaki kutsal ahde, kutsal kitaplarda çok geniş yer ayrılmıştır. Bundan dolayı bu din bir ahid dini olarak bilinir. İsrâiloğullarının başlarına gelenlerin hepsi bu ahde sadık kalmadıklarından dolayı geldiği hem kendi kutsal kitaplarında hem de Kur’an-ı Kerimde belirtilmiştir.
Yahudilik dininin, Yahudilik ve İbrânilik diye de isimlendirilmiştir. Bundan da anlaşılacağı gibi muayyen bir millete ait dindir.
Yahudilerin tarihi başlıca 5 kısma ayrılmıştır:
1) Hz. İbrahim zamanında Mısır’a geldikleri vakte kadar ki dönem.
2) Mısır’dan çıkarılışlarından kırallığın kurulmasına kadar ki dönem.
3) Kırallığın kurulmasıyla Bâbil esâreti arasındaki dönem.
4) Bâbil esaretinden Kudüs’ün tahrip edilmesine kadar geçen dönem.
5) Yeryüzüne dağılmalarından günümüze kadar geçen dönem.
Kur’an-ı Kerim’de anlatıldığına göre, bütün ailenin Hz. Yakup (a.s.)’un oğulları arasında çıkan bir kıskançlık yüzünden meydana gelen olaylar sebebi ile bütün ailenin Mısır’a göç ettiğini öğrenmekteyiz. Ve Hz. Yusuf dönemide bolluk ve refah içinde yaşamışladrır. Hz. Yusuf’tan sonra değişen şartlara razı olmadılar. Ve idarecilere karşı ayaklandılar ve idarecilerde onlara baskı yapmaya başladı.
İsrâil oğullarının Mısır’dan çıkmaları ile kendi krallıklarını kurdukları dönemi içine alır. Hz. Musa ile Mısır’dan çıkan bu insanlar ona karşı geldikleri için çölde 40 yıl başıboş halde dolaşmışlardır. İsrâilogulları bu arada Hz. Musa’dan kendileri için bir put yapmalarını isterler. Fakat Musa onları bundan alıkoyar. Ve onların başına Hz. Davud’u (kardeşi) bırakır